Oğuz Kağan Destanı Metni Etkinlik Cevapları (5-6-7-8. Sınıf)

Oğuz Kağan Destanı metni cevapları ve soruları, MEB Yayınları 5, 6, 7 ve 8. Sınıflar Masal ve Destanlarımız Ders kitabı sayfa 62-63-64-65-66-67-68-69-70-71-72-73-74-75-76-77 (Doğal Destanlarımız Ünitesi)

Oğuz Kağan Destanı Metni Cevapları

Masal ve Destanlarımız Ders Kitabı 1. Modül Sayfa 64 Cevapları

METNE HAZIRLIK

Soru: “Dillere destan” deyimi sizde neleri çağrıştırmaktadır? Bu deyim hangi durumlar için kullanılabilir? Açıklayınız.

• Cevap: “Dillere destan” deyimi, çok ünlü, herkes tarafından konuşulan ve hayranlık uyandıran olaylar veya kişiler için kullanılır. Bu deyim genellikle birinin güzelliği, başarısı veya yaptığı olağanüstü bir iş için söylenir. Örneğin, bir kahramanın cesareti ya da bir düğünün görkemi “dillere destan” olabilir.

***

Oğuz Kağan destanı, Türklerin atası olduğu varsayılan Oğuz Kağan’ın hayatının ve Oğuz Kağan’ın etrafında gerçekleşen olayların anlatıldığı bir destandır. Destanda adı geçen Oğuz Kağan’ın MÖ 209-174 tarihleri arasında hükümdarlık yapmış Hun hükümdarı Mete olduğu düşünülmektedir. Destanda Oğuz Kağan’ın doğumu, hükümdar oluşu, yaptığı savaşlar, Türk birliğini kurması ve ölmeden önce topraklarını oğulları arasında paylaştırması anlatılmaktadır. Destanda Türk dili ve edebiyatı, folkloru, tarihi ve kültürü hakkında bilgiler verilmektedir. Bugün, elimizde Oğuz Kağan destanının üç farklı şekli bulunmaktadır.

OĞUZ KAĞAN DESTANI

Günlerden bir gün Ay Kağan bir erkek çocuk dünyaya getirir. Doğan çocuğa Oğuz adı verilir. Bu çocuk çok kısa bir sürede büyür, yiğit olur. Oğuz Kağan’ın Gün, Ay, Yıldız, Gök, Deniz ve Dağ adını verdikleri altı çocuğu olur. Bundan sonra Oğuz Kağan büyük bir şölen verir. Türlü yemekler, türlü tatlılar ikram edilir. Ondan sonra Oğuz Kağan dört yana buyruklar yollar, diğer Türk boylarının Türklere itaat etmesini ister. Oğuz Kağan dünyanın dört bir tarafına ordularıyla gider, karşılaştığı yerlerdeki Türk boylarına isimler verir ve birçok ülkeyi pek çok çarpışmadan sonra kendi yurduna katar. Oğuz Kağan ihtiyarlayınca yurdunu “Boz Oklar” ve “Üç Oklar” diye anılan oğulları arasında paylaştırır.
(Aşağıda, bu destandan Oğuz Kağan’ın doğuşu, Türklerin büyük kağanı olması ve şölen vermesi bölümleri verilmiştir.)
(•••)
Oğuz, anasından doğunca bir kere süt emdi ve bir daha hiç emmedi. Bunun için onun adına Oğuz dediler ve cümle âlem böyle bilsin istediler. Oğuz, çiğ et, yemek (…) istedi. Yeni doğan Oğuz, doğduktan iki saat sonra konuşmuş ve anasından bunları istemişti. Oğuz’un dile gelip konuşması, Türkeli’nde heyecan ve sevinç yarattı. Ama Ay Han’dı asıl heyecanlanıp sevinen. (…) Ay Han’ın korkusu ve heyecanı geçti. Oğuz’un istedikleri getirildi.
Oğuz, ilk yemeğini yedikten kırk gün sonra büyüdü ve yürüyüp oynamaya başladı. Ayakları, öküz ayağı gibi güçlü idi. Bu yüzden yere sağlam basardı. Beli kurt beli gibi kıvrak ve bükülmezdi. Samur omuzları gibi tüylü geniş omuzları vardı. Göğsü de bir ayının göğsü gibiydi. Bütün vücudunu, gücünü gösteren tüyler kaplamıştı.
Oğuz, at sürüleri güdüp ata biner, ava giderdi. Avdan eli boş döndüğü hiç olmazdı. Onun gibi ata iyi binen yoktu. Günlerden ve gecelerden sonra yaman bir yiğit olacağı belliydi.
Günler geceleri, geceler günleri kovaladı (…) günlerden bir gün (…) ortalığı ansızın karanlıklardan bir karanlık bastırdı. Ardından gökten yere mavi bir ışık indi. Güneşten ve aydan daha parlak bir ışıktı bu ışık. Oğuz Kağan ışığa doğru yürüdü. Bir de ne görsün! O ışığın içinde güzel mi güzel biri oturmuyor mu? Alnında da bir yıldız, tıpkı Kutup Yıldızı gibi parıl parıl parlamakta. Mavi ışığın içindeki kız o kadar güzeldi ki gülse mavi gök gülüyor, ağlasa da mavi gök ağlıyordu. Kızı gören Oğuz Kağan’ın aklı başından gitti ve (…) onunla evlendi. (…)

Masal ve Destanlarımız Ders Kitabı 1. Modül Sayfa 65 Cevapları

Günlerden bir gün Oğuz Kağan, bir toy düzenledi, şölen verdi. Dört bir yana haberciler saldı. Davetine Türkeli’nin her yanından temsilciler geldi. Oğuz Kağan kırk masa ve kırk sıra yaptırmıştı. Bu masaya oturulup etlisiyle, tatlısıyla türlü yemekler yediler (…). Şölenden sonra Oğuz Kağan söz alarak arzu ve isteklerini şöyle dile getirdi:
Ben sizlere oldum kağan.
Alayım yay ile kalkan.
Talih bize olsun nişan.
Kurt sesi olsun bize uran.
Demir kargılar sanki orman.
Av yerinde yürüsün kulan.
Daha deniz, daha müren.
Güneş bayrak, gök korukan.
Oğuz Kağan böylece halkını bir bayrak altında toplayıp silahlandırarak ülkesinin sınırlarını genişletmek, tek ve güçlü bir devlet kurmak istediğini bildirdi. Ondan sonra dört bir yana haberler salıp buyruklar buyurdu. “Kim ki…” dedi. “Benim buyruklarıma uyar ve bana baş eğerse hediyelerini kabul ederek onları dost kabul ederim. Kim ki buyruklarımı dinlemez, bana karşı gelirse o zaman öfkem tepeme çıkar, üzerine çerilerimi yollayarak onları yok ederim.”
O sıralarda, Oğuz Kağan’ın ülkesinin sağında ve doğu yönünde Altın Kağan adında bir kağan vardı. Altın Kağan, Oğuz’un buyruklarına uydu, hazinesinden pek çok altın ve kıymetli hediyeler yolladı. Böylece Altın Kağan, Oğuz ile dost oldu.(…)

Masal ve Destanlarımız Ders Kitabı 1. Modül Sayfa 66 Cevapları

Oğuz Kağan ordusuyla (…) Masar Kağan’ın üzerine yürüdü. Böylece çok yaman bir savaş oldu ve Masar Kağan kaçtı. Oğuz, bu güzel yurdu da aldı. Bu başarısına dostları sevinip düşmanları üzüldüler. Bütün bu savaşların ve çarpışmaların sırasında Oğuz Kağan’ın yanında aksakallı, kır saçlı, akıllı mı akıllı bir yaşlı vezir vardı. Bu vezirin adı Uluğ Türk’tü. Günlerden bir gün Uluğ Türk, rüyasında bir altın yay ile üç gümüş ok gördü. Altın yay, gün doğusundan gün batısına kadar uzanıyordu. Üç gümüş ok ise kuzeye doğru gidiyordu.
Uluğ Türk uyanınca düşünde gördüklerini Oğuz Kağan’a anlattı ve,
— Ey kağanım! Senin ömrün hoş olsun (…) dedi.
Oğuz Kağan bu yaşlı vezirin sözlerini çok beğendi. Artık yaşlanmıştı da… Ülkesini güvenilir ellere bırakmak zamanı da gelmişti. Sabah olunca büyük ve küçük oğullarını yanına çağırarak,
— Benim gönlüm avlanmak istiyor, ne var ki yaşlanmış olduğumdan buna gücüm yetmiyor. Onun için sözüme kulak verin ve dediklerimi aynen yapın. Büyük oğullarım; Gün! Ay! Yıldız! Sizler doğuya gidin. Küçük oğullarım; Gök! Dağ! Deniz! Sizler de batıya gidin, dedi ve Oğuz’un oğullarının üçü doğuya, üçü de batıya gittiler.
Gün, Ay ve Yıldız kaçardan ve uçardan pek çok av avladıktan sonra yolda bir altın yay buldular ve onu alıp yurtta bulunan babalarına verdiler. Oğuz Kağan buna pek sevinip güldü ve yayı üçe bölerek,
— Ey büyük oğullarım! Yay sizlerin olsun, okları, yay gibi göğe değin atın, dedi.
Gök, Dağ ve Deniz de çok av avlayıp başvurduktan sonra yolda üç gümüş ok buldular. Alıp yurda döndüler ve babaları Oğuz Kağan’a verdiler. Oğuz Kağan buna da çok sevindi ve gülerek,

Masal ve Destanlarımız Ders Kitabı 1. Modül Sayfa 67 Cevapları

— Ey küçük oğullarım! Oklar sizin olsun, yay oku attı. Sizler de ok gibi olun, dedi.
Bundan sonra Oğuz Kağan bütün Türkeli’ne haberler salıp ileri gelen ordu beylerini, devlet adamlarını çağırtarak büyük bir kurultay topladı. Bu kurultay, daha öncekilerden daha büyük ve daha önemli bir ulu kurultaydı. Davet edilenlerin hepsi buyruğa uyarak gelmişlerdi. Oğuz Kağan kurultayda bulunanların görüşlerini de aldıktan sonra ordugâhının sağ yanında kırk kulaç üzerinde bir ağaç diktirdi. Bu direğin üzerine bir altın tavuk koydurarak altına da bir ak koyun bağlattı. Sol yanına da kırk kulaç uzunluğunda bir başka direk diktirdi. Bunun üzerine de bir gümüş tavuk koydurarak altına bir kara koyun bağlattı. Sağ yanına Bozokları, sol yanına da Üçokları oturttu. Bundan sonra da büyük şöleni başlattı. Böylesine bir şölen o güne değin ne görülmüş ne de duyulmuştu. Kırk gün kırk gece yenilip içildi. En sonunda Oğuz Kağan:
— Ey oğullar çok yaşadım.
Pek çok savaşlara girdim çıktım.
Düşmanlarımı hep yenip sindirdim.
Dostlarımı sevindirdim.
Gök Tanrı’ya borç ödedim.
Gerekeni hep söyledim.
Ben artık yaşlanıyorum.
Sizin olsun benim yurdum, dedi.
Türkeli’ni oğullarına bırakan Oğuz Kağan’ın gönlü artık rahattı.

Masal ve Destanlarımız Ders Kitabı 1. Modül Sayfa 68 Cevapları

• Destan; bir milletin yaşadığı önemli bir olayı, ulusal kahramanını veya bir efsaneyi anlatan uzun, coşkulu ve abartılı ögeler taşıyan halk hikâyesidir. Destanlar genellikle sözlü eserlerdir, gelenek içerisinde aktarılır ve zamanla değiştirilerek gelişir.
• Destanlarda gerçek ve hayal unsurları bir arada verilmiştir. Destanlar, her ne kadar gerçek bir olay veya kahraman üzerinden anlatılsa da bunlara olağanüstü ögeler eklenerek oluşturulur.
• Destanlar olağanüstü olaylar ve kahramanlar içerir.
• Destanlarda olaylar ve kahramanlar daha da güçlü aktarılabilmek için abartma ve süslemeler çokça kullanılır.
• Destanlar, genellikle uzun ve coşkulu bir anlatım biçimine sahiptir.
Destanlar yazarının belli olup olmamasına göre ikiye ayrılır:

Doğal Destanlar
(İlk söyleyeni belli olmayan anonim destanlardır.)
– Göç Destanı
– Türeyiş Destanı
– Oğuz Kağan Destanı
– Manas Destanı vb.

Yapma Destanlar
Süreç içerisinde kendiliğinden oluşan (Bir sanatçı tarafından yazılan, anonim olmayan) destanlardır.
– Çanakkale Şehitlerine
– Üç Şehitler Destanı
– Fetih Destanı
– Genç Osman Destanı vb.

Doğal Destanlar
Doğal Destanların Oluşum Aşamaları
Destanlar, bir milletin tarihindeki kahramanlıkları, önemli olayları ve mücadeleleri anlatan sözlü edebiyat ürünleridir. Doğal destanlar, sözlü gelenek yoluyla kuşaktan kuşağa aktarılan destanlar olarak tanımlanır. Genellikle söylenmeye ilk ne zaman başlandığı ve kim tarafından söylendiği belli değildir. Anonim edebiyat ürünleridir.
Doğal destanlar, konularına göre çeşitlilik gösterir. Savaş, kıtlık, göç vb. konuları içerebilir.

Masal ve Destanlarımız Ders Kitabı 1. Modül Sayfa 69 Cevapları

Doğal destanların oluşma aşamaları şu şekildedir:

1. Oluş (Çekirdek) Dönemi

Destanların oluşumu milletleri derinden etkileyen önemli olaylarla başlar. Bu olaylar genellikle savaşlar, göçler, doğal afetler gibi milletin belleğinde iz bırakan olaylardır ve destanların çekirdeğini oluşturur.

2. Yayılma Dönemi

Destanların özünü oluşturan, milletlerde iz bırakan olaylar, sözlü gelenek yoluyla kuşaktan kuşağa aktarılır. Bu süreçte, destanlar halk şairleri tarafından söylene söylene geliştirilerek zenginleştirilir.

3. Derleme Dönemi

Sözlü gelenek yoluyla aktarılan tüm edebiyat ürünlerinde olduğu gibi destanlarda da zaman içinde değişiklikler olur. Bu değişiklikler, bazen destanın gerçekliğinden uzaklaşmasına neden olabilir. Bu nedenle destanlar, derlemeciler tarafından yazıya geçirilerek korunmaya çalışılır. Yazı, destanın kalıcılığını artırır.

1. ETKİNLİK

Soru: Bazı bölümlerini okuduğunuz Oğuz Kağan Destanı’nda destan türler yer almaktadır? Aşağıya sıralayınız.

• Cevap:

Oğuz Kağan Destanı’nda yer alan destan türleri aşağıda sıralanmıştır:

• Doğal Destan: İlk söyleyeni belli olmayan, sözlü olarak kuşaktan kuşağa aktarılan bir destandır.
• Kahramanlık Destanı: Oğuz Kağan’ın savaşları ve zaferleri anlatılarak, onun bir kahraman olarak yüceltilmesi bu destan türünün özelliklerini taşır.
• Mitoslarla Desteklenen Destan: Oğuz Kağan’ın olağanüstü doğumu, ışık içinde bir kızla evlenmesi gibi olaylar, destanda mitos unsurları içerir.

Masal ve Destanlarımız Ders Kitabı 1. Modül Sayfa 70 Cevapları

2. ETKİNLİK 

Eski Türklerde çocuklar küçük yaştan itibaren okçuluk eğitimi almaktaydı. Ayberk de bu okçuluk eğitimini alan çocuklardan biridir. Karşısındaki hedef tahtasında her bir değeri karşılayan ellişer puan bulunmaktadır. Puanların karşılığı olan değerler aşağıda verilmiştir.

Soru: Ayberk, bu değerlerden Oğuz Kağan Destanı’nda yer alanları isabet ettirdiğine göre toplam kaç puana ulaşacaktır? Belirtilen yere yazınız.

• Cevap: 150 Puan.

Oğuz Kağan Destanı’nda yer alan değerler liderlik, yiğitlik ve adalettir. Bu üç değer isabet ettirildiğinde her biri 50 puan olduğuna göre:

50 + 50 + 50 = 150 puan.

Ayberk toplamda 150 puana ulaşacaktır.

Masal ve Destanlarımız Ders Kitabı 1. Modül Sayfa 71 Cevapları

3. ETKİNLİK 

Soru: Okuduğunuz destanda Oğuz-Han’ın doğuşu bölümü, destanın serim (giriş) bölümüdür. Oğuz-Han’ın şölen vermesi bölümü de çözüm (sonuç) bölümüdür. Bu bölümlerden hareketle destanın düğüm bölümünü yeniden tasarlayarak yazınız.

• Cevap: Oğuz Kağan destanının düğüm bölümünü yeniden tasarlarsak, Oğuz Kağan’ın büyüyüp yiğit bir savaşçı haline geldiği dönemleri ve savaşlardaki başarılarını anlatabiliriz. Oğuz Kağan, göklerden gelen işaretleri takip ederek tüm Türk boylarını birleştirmek için harekete geçer. Bu sırada Altın Kağan ve Masar Kağan gibi güçlü düşmanlarla karşılaşır. Oğuz Kağan, büyük bir ordu kurarak bu düşmanlara karşı amansız bir mücadele verir. Düşmanlarını yenip topraklarını genişleterek Türk birliğini sağlar. Halkı tarafından iyice saygı ve sevgi gören Oğuz Kağan, güçlü bir imparatorluk kurar ve düşmanlarını dize getirir.

Masal ve Destanlarımız Ders Kitabı 1. Modül Sayfa 72 Cevapları

4. ETKİNLİK 

Soru: Oğuz Kağan’ın destanda yer alan fiziksel ve kişilik özelliklerini belirtilen yerlere yazınız.

• Cevap:

Fiziksel Özellikler:

• Oğuz Kağan, güçlü ayaklara, kıvrak bir bele ve geniş omuzlara sahiptir.
• Vücudu tüylerle kaplıdır, bir ayının göğsü gibi güçlüdür.
• Öküz ayağı gibi sağlam basan güçlü bir yapıya sahiptir.

Kişilik Özellikleri:

• Cesur ve yiğit bir savaşçıdır.
• Adil ve bilge bir liderdir.
• Halkını ve vatanını koruyan sorumluluk sahibi bir kağandır.

Soru: Sizce Oğuz Kağan’ın üstün özelliklerle anlatılması, doğal destanların hangi özelliğiyle ifade edilebilir? Açıklayınız.

• Cevap: Oğuz Kağan’ın üstün özelliklerle anlatılması, doğal destanların olağanüstülük özelliğiyle ifade edilebilir. Doğal destanlar, kahramanları abartılı ve olağanüstü güçlerle tasvir eder; bu kahramanlar genellikle doğaüstü yeteneklere sahip, toplumun idealize ettiği figürlerdir.

Masal ve Destanlarımız Ders Kitabı 1. Modül Sayfa 73 Cevapları

Türk Destanlarında Yer Alan Millî Motifler

Türk destanlarındaki millî motifler, Türk kültürünü ve geleneklerini yansıtır. Bu motifler arasında rüya, ışık, at, ağaç, sayı, ok, yay vb. sayılabilir.

Işık Motifi

Işık, destanlarda dinî bir motif olarak kullanılmaktadır. Destanların kahramanları ve onların evlenecekleri kadınlar çok defa kutsal bir ışıktan doğarlar. (…) Yaratılış Destanındaki Ak-Ana, ışıktan bir kadın sembolüdür. Oğuz Kağan Destanı’nda Oğuz’un evlendiği kadın gökten inen mavi bir ışıktan doğar. Bu örnekler, Türk destanlarında ışık motifinin yaygınlığının göstergesidir.

Ağaç motifi, Türk destanlarının asıl ögelerinden biri olarak kabul edilir. Önemi büyük olan ağaç destanlarda kutsallaştırılarak yok edilmesinin önüne geçilmiştir. Bu motif Türklerin ilkel çağlardan gelen bir önemli geleneğinin sembolleştirildiği kavramlardandır. Göktürkler ve Uygurlar devrinde ağaç kutsal sayılmıştır. Türk destanlarında ağaç, özellikle çınar ya da kayın gündelik hayattan alınarak kutsallık kazandırılmış ve böylece ağaca olağanüstü bir özellik verilmiştir. Ağaç motifini hemen hemen her Türk destanında sıkça görmek mümkündür.

At Motifi

Türk destanlarında önemli bir konuma sahiptir. Bunun temelinde Türk halkının göçebe kültürünün büyük etkisi bulunmaktadır. Destanlardaki alp kişi destan içindeki kaderini sahibi bulunduğu atla birlikte yaşar. Destanlarda yer alan atlar son derece süratlidir. Her birinin kendine özgü bir adı vardır. Destanlarda atın adının geçtiği yerde sahibi de anılmış olur.

Gücü ata dayanan bir toplum düzeninde kahramanın atsız olması düşünülemez. Kişinin kahraman olacağının işaretlerinden biri de at sahibi olmasıdır. Destan kahramanları pek çok yerde atlarıyla birlikte ifade edilirler. Boz aygırlı Bamsı Beyrek, Konur atlı Kazan Bey gibi ifadeler bunlardandır. Oğuz neslinin atları gelişigüzel atlar değildir. Her birinin ayrı niteliği ve fiziksel özelliği vardır.

Masal ve Destanlarımız Ders Kitabı 1. Modül Sayfa 74 Cevapları

Rüya Motifi

Rüyalar destan kahramanlarının hareket tarzlarının tayinine ve gelecekteki olaylardan haberdar olmalarına yaraması bakımından destanlarda önemli bir yer tutar. Türk destanlarında ilk rüya motifine Alp Er Tunga’ya bağlanan Oğuz destanında Uluğ Türk tarafından görülen rüyada rastlanmaktadır. Rüya motifine Dede Korkut, Manas Destanı ve Battal Gazi Destanı’nda da rastlanmaktadır.

Kurt Motifi

Destanlarda kurt, Türk’ün hayat ve savaş gücünün bir simgesi olarak belirtilmiştir. Çevik, hareketli ve güçlü bir hayvan olduğu için çeşitli dönemlerde kimi Türk boylarının bayrak ve flamalarına sembol olarak geçmiştir. Göktürk Destanlarında da kurt motifi özenle işlenmiş. (…) Oğuz Kağan Destanı’nda bir ışık içinden çıkarak Oğuz’la konuşan kurt, üç yerde Oğuz ordusuna yol göstermiştir. Kurt, destanlarda Börte Çine ve Asena adları ile bir sembol durumunu almıştır.

Kırklar Motifi

Türklerin önem verdiği, ona kutsal bir nitelik kazandırdıkları sayıların başında kırk gelmektedir. Oğuz Kağan Destanı’nda Oğuz kırk günde yürür, kırk günde konuşur, Kaf Dağı’nın etrafını kırk günde dolaşır, verdiği şölende kırk kulaç yüksekliğinde direk diktirir ve kırk masa hazırlatır. Dede Korkut, Manas, Battal Gazi, Danişment Gazi ve diğer destanlarda ise kırk motifi kahramanın etrafında bir kuvvet hâline gelen kırk alp veya kırk ereni ifade eden bir kavramdır.

Ok ve Yay Motifi

İlkel çağlarda Türk toplum hayatının en etkili savaş silahı olan ok ve yay da Türk toplum geleneğinde giderek savaş silahı olmanın üstünde hukuki bir sembol olma özelliği de kazanmıştır. Destanlarda ok ve yay unsuru daha çok destan kahramanının hüner ve maharetini sergilemek için bir vasıta olarak değer kazanır. Bu nedenle ok ve yay destan kahramanlarının kişiliğini değerlendiren millî bir motiftir.

5. ETKİNLİK 

Soru: Motifle ilgili verilen bilgilerden hareketle, Oğuz Kağan Destanı’nda yer alan millî motiflerimizi aşağıdaki boşluklara yazınız.

• Cevap:

Masal ve Destanlarımız Ders Kitabı 1. Modül Sayfa 76 Cevapları

Soru: Sınıf başkanı adayı olduğunuzu düşününüz. Seçimi kazanmak için nasıl çalışmalar yapacağınızı anlattığınız bir konuşma metni hazırlayınız. Hazırladığınız metni aşağıya yazınız.

• Cevap:

Sevgili arkadaşlar,

Sınıf başkanlığına aday oldum ve bu görevi en iyi şekilde yerine getirmek için sizlerin desteğine ihtiyacım var. Eğer beni başkan olarak seçerseniz, sınıfımızda adaletli ve düzenli bir ortam sağlayacağım. Hep birlikte kararlar alarak, derslerimize odaklanabileceğimiz, aynı zamanda eğlenebileceğimiz etkinlikler düzenleyeceğim.

Her bir arkadaşımın fikrine ve sorunlarına önem verecek, sınıfımızın temsilcisi olarak sizlerin isteklerini öğretmenlerimize ileteceğim. Sizlere her konuda yardımcı olmak için buradayım ve sınıfımızı daha iyi bir yer haline getirmek için elimden geleni yapacağım. Birlikte güzel bir yıl geçirmek dileğiyle, desteğinizi bekliyorum!

Masal ve Destanlarımız Ders Kitabı 1. Modül Sayfa 77 Cevapları

6. ETKİNLİK 

Soru: Okuduğunuz destanda, Oğuz Kağan’ın fiziksel özellikleri anlatılmıştır. Siz de bu destandan hareketle üstün fiziksel özelliklere sahip yeni bir destan kahramanı tasarlayınız. Kahramanınızın özelliklerini aşağıdaki formu doldurunuz.

• Cevap:

Adı: Alptuğ

Cinsiyeti: Erkek

Üstün Özellikleri: Dev gibi güçlü bir yapıya sahip, okçulukta ustalaşmış, gözleri kartal kadar keskin, rüzgar kadar hızlı koşar, su altında uzun süre nefes alabilir.

Zayıf Yönleri: Çok merhametli olduğu için bazen düşmanlarına karşı acıma gösterir.

Yaptığı Kahramanlıklar: Alptuğ, karanlık güçlere karşı halkını korumuş, tek başına bir orduyu durdurarak köyleri kurtarmış, kurak topraklara su getirmek için dağları delmiş, halkı için dev bir köprü inşa ederek yeni topraklara ulaşılmasını sağlamıştır.

5, 6, 7 ve 8. Sınıf Masal ve Destanlarımız Ders Kitabı MEB Yayınları Doğal Destanlarımız Ünitesi Sayfa 62-63-64-65-66-67-68-69-70-71-72-73-74-75-76-77 Oğuz Kağan Destanı Metni Etkinlik Soruları ve Cevapları ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.