Keçileri Kaçırmak Deyiminin Açıklaması, Hikayesi, Anlamı Kısaca 

Anlamı:

Aklımı oynatmak , delirtmek

Hikayesi:

Günlerden bir gün çobanın biri köyün keçilerini almış, otlatmak için dağa götürmüş. Keçiler otlarken çoban da bir ağacın gölgesine uzanmış. Güneş de tam tepedeymiş. Çobana tatlı bir uyku çökmüş. Hemen olduğu yere kıv­rılmış, kestirmeye başlamış. Çoban, ağacın dibinde şekerleme yaparken güneşin altında bunalan keçiler sığınacak gölge bir yer aramış, dağın eteğindeki bir mağaraya doluşmuşlar.

Çoban uyansa ki ne görsün? Etrafında bir tane keçi yok! Endişeyle bir sağa koşmuş, bir sola koşmuş ama keçileri bulamamış. “Eyvah!” demiş, “Ben şimdi köylüye ne söyleyeceğim? Koskoca sürü nereye kayboldu diyeceğim? Köylüler beni bir daha köye bastır­maz, aman ne edeceğim?” diye üzüntüyle saçımı başmı yolmaya başlamış. “Keçileri kaçırdım! Keçileri kaçırdım!” diye dövüne dövüne köyün yolunu tutmuş. Köylüler çobanı o hâlde görünce şaşırmışlar. Saçma sapan hareketlerine bir anlam vereme- yip ne olduğunu anlamak için çobanın keçile­ri götürdüğü tepeye tırmanmışlar. Bu sırada mağaradaki sudan içip serinleyen keçiler yine mağaranın dışına çıkmış, etrafta otluyorlarmış. Köylüler keçileri yerinde bulunca daha da şaşırmışlar. Bakmışlar ki hepsi tamam, demek ki çoban delirmiş diye düşünmüşler. O günden sonra mantık dışı hareketler yapanlara ‘keçileri kaçırmış’ demeye başla­mışlar.

İşte böyle, telaştan ya da öfkeden ne yapa­cağını bilmeyen, abuk subuk konuşan, deli saçması laflar edenler için kullanılır bu deyim.