Kat’ Kesme Sanatı Nedir, Özellikleri ve Örnekler
KAT’
Kat’ Kesme Sanatı Nedir, Özellikleri ve Örnekler
Sözü, etkisini arttırmak amacıyla, arkası kendiliğinden anlaşılacağı ve susmanın söylemekten daha etkili olacağı bir noktada kesmektir. Eski şiirde rastlanılmayan bu sanata çoğunlukla modern şiirde rastlanır. Genellikle düzyazıda kullanılmasına rağmen yeni şiirimizde de çokça kullanılan bir sanattır.
********************
Kat’ Söz Sanatı Örnekleri
Yalnız bu semti sevmek için ömrümüz kısa…
Yazlar yavaşça bitmese, günler kısalmasa…
Kemal Beyatlı, Kendi Gök kubbemiz
Yahya Kemal, sonbaharın ruhta bıraktığı etkileri ihtiyarlıkla ve ölümle benzeştirmekle birlikte bunu tam olarak söylemeyip yarıda keserek kat sanatı yapar. Çünkü burada söylememek söylemekten daha etkilidir.
********************
TEREDDÜT
Sarâhaten acaba söylesem darılmaz mı?
Darılmak âdeti, bilmem ki, çapkının nazı mı?
Desem ki: “Ben seni…” yok, dinlemez ki, hiddet eder,
Niçin? Bu sözde ne var? Sanki hiddet etse, ne der?
Desem ki: “Ben seni pek…” ya kızar, konuşmazsa?..
Derim: “Bu çektiğim insaf edin, eğer azsa?. “
Desem ki; “Ben seni pek çok…” hayır, kızar, bilirim;
Tereddüdüm acaba hiddetinden az mı elim
Desem ki: “Ben seni pek çok…” sakın gücenme emi;
Sakın gücenme, eğer anladııısa sevdiğimi
Seyfi Orhon, Batı Tesirinde Türk Şiiri Antolojisi
Orhan Seyfi Orhon, sevgiliye sevdiğini bir türlü söyleyememekte / aşkını ona açıkça ilan edememekte ve bu konuda tereddüt geçirmektedir. Kendi kendine uzun süren bir iç monologtan sonra yine “seni seviyorum” diyemiyorsa da sevdiğini kırk dereden kırk su getirmek suretiyle sevgilinin anlayışına ve iz’anına bırakır. Bu belki sevdiğini söylemekten daha etkilidir.
********************
Derdim öyle büyük ki…
Hayat öyle yük ki…
Ziya Ortaç, Edebiyat Lügati
Yusuf Ziya Ortaç, derdinin çok büyük ve hayatın öyle büyük bir yük olduğunu anlatırken sözü tam yerinde keserek bu büyüklüklerin ve yüklerin tahmin edilemeyecek kadar büyük olduğunu anlatmaya çalışır.
********************
TREN SESİ
Garibim;
Ne bir güzel var avutacak gönlümü,
Bu şehirde
Ne de bir tanıdık çehre;
Bir tren sesi duymaya göreyim
İki gözüm,
İki çeşme
Orhan Veli Kanık, Bütün Şiirleri
Orhan Veli Kanık, etrafında kendini avutacak güzel ve tanıdık çehreler ararken hiç beklenmedik bir şekilde bir tren sesi duyar ve birdenbire ağlamaya başlar. Şairin tanıdık bir kimse ararken, birdenbire sözün akışını başka bir yöne çekerek tren sesine ağlaması ve kat sanatı yapması, şiirin etkisin ve gücünü artırır. Çünkü sevdiklerini tren alıp götürmüştür.
********************
DEĞİL
Bilmem ki nasıl anlatsam;
Nasıl, nasıl size derdimi!
Bir den ki yürekler acısı
Bir dert ki düşman başına.
Gönül yarası desem…
Değil!
Ekmek parası desem…
Değil!
Bir den ki…
Dayanılır şey değil…
Orhan Veli Kanık, Bütün Şiirleri
Orhan Veli, bir derdinin olduğunu, bu derdin gönül yarası olmadığını, ekmek parası sıkıntısı gibi önemli sayılabilecek dertler olmadığını söylerken, aslında bu dertlerin kendi derdi yanında hiç kaldığını ve bütün bu dertlerden daha ileri olduğunu vurgulayarak sözünü daha etkili bir şekilde bitirir.
********************
Irmaklar, aktarlar, askerler ve bir akşamın yansı
ırmaklar, aktarlar ve bir akşamın sadece yansı…
Turgut Uyar, Büyük Saat
Turgut Uyar, ırmaklardan, askerlerden, aktarlardan ve akşamlardan bahsederken, sözü okuyucunun yorumuna açık bırakacak bir şekilde keserek kat’ sanatı yapar.