Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
İklim, Çevre ve Yenilikçi Çözümler Meb Yayınları

İklim, Çevre ve Yenilikçi Çözümler Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 47

“İklim, Çevre ve Yenilikçi Çözümler Ders Kitabı Cevapları Sayfa 47 Meb Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

İklim, Çevre ve Yenilikçi Çözümler Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 47

• Çevrenin korunması ile çevrenin kullanılması arasındaki dengelerin temelini oluşturur.
• Gelecek nesillerin haklarını korur.
• Farklı bakış açılarını dikkate alarak etik ilkeleri belirler.
• Kısa vadeli faydalardan çok, uzun vadeli faydaları önemser. Çevre etiğinin ortak özellikleri olmakla birlikte zaman içinde bireylerin ve toplumların dünya görüşündeki farklılıklar nedeniyle farklı çevre etiği yaklaşımları gelişmiştir. 20. yüzyıl öncesinde insanı merkeze alan insan merkezci (antro- posentrik) çevresel etik yaklaşımının geliştiği söylenebilir. 20. yüzyıldan itibaren çevre bilincinin gelişmesiyle insan merkezci bakış açısına itirazlar artmıştır. İnsanlar kadar hayvanların ve bitkilerin de önemli olduğunu savunan canlı merkezci (biyosentrik) etik yaklaşımı ortaya çıkmıştır. Ancak biyosentrik bakış açısının da çevresel sistemlerdeki cansız varlıkları ilgi alanı dışında bırakması ve çevre konusunda bütünsellikten uzak olması eleştiri konusu olmuştur. Buna karşın canlı merkezci çevre yaklaşımının canlı ve cansız varlıkları bir sistemin unsurları olarak gören bütünsel bir yaklaşıma sahip çevre merkezci (ekosentrik) etik yaklaşımın gelişmesinde önemli bir kilometre taşı olduğu kabul edilmektedir. Yüzyıllardır süregelen geleneksel “insan merkezci” çevre etiği yaklaşımı ile modern çevre hareketi sonrasında ortaya çıkan “çevre merkezci” çevre etiği yaklaşımı günümüzün başlıca çevresel değer sistemleridir.

Çevre Etiği Akımlarının Çevresel Olaylara Yaklaşımı Nasıldır?
İnsan merkezci çevre etiğinin bakış açısına göre doğal kaynaklar ve çevre insanın kullanımı içindir, diğer varlıklar insana faydası oranında değerlidir. Bu etik anlayışında insanın refahı, menfaatleri ön plandadır ancak sınırsız üretim ve tüketim doğal dengeyi bozarak insan yaşamını tehdit eden sorunlara neden olur. Bu nedenle insan çevreyi ihtiyaçları doğrultusunda sürdürülebilir bir şekilde yönetmelidir. İnsan, çevre sorunlarına yol açtığı gibi bu sorunları giderebilecek beceriye de sahiptir. Çevre sorunlarına çözüm bulmak insanın menfaatleri için gereklidir.
İnsan merkezci çevre etiği içinde “güçlü insan merkezcilik” ve “zayıf insan merkezcilik” olmak üzere başlıca iki akım bulunmaktadır. Güçlü insan merkezci akım, insanın yaşamını sürdürmesinin ve refahının sağlıklı bir ekosiste- min varlığına bağlı olduğunu kabul etmekle birlikte insan refahının her şeyden önemli olduğunu, insan dışındaki varlıklara insana faydası olduğu oranda değer verilmesi gerektiğini savunur. Buna karşın zayıf insan merkezci akım daha ılımlıdır ve insan dışındaki canlıların da bir kısım hakları olduğunu vurgular.
Çevre merkezci çevre etiğinin bakış açısına göre insan, ekosistemin bir unsurudur; doğanın efendisi değildir ve bütüncül bir sistem içinde doğanın bir parçasıdır. İnsan, ekosistemi oluşturan diğer varlıklarla eş değer konumda olmakla beraber beslenme piramidinin en tepesinde bulunmaktadır. İnsan, içinde yaşadığı çevreyi korumalı ve onu gelecek kuşaklara temiz bir şekilde bırakmalıdır. Çevre sorunlarını çözmenin en önemli yöntemi, bu sorunlara neden olan faaliyetlerden ve alışkanlıklardan uzaklaşmaktır. Çevresel sürdürülebilirlik doğayla daha uyumlu, sade bir yaşam ve daha az tüketmekle sağlanabilir.

Çevre merkezci çevre etiği içinde de farklı akımlar ortaya çıkmıştır. Bunların başlıcaları derin ekoloji, toprak etiği, yaşama saygı etiği, toplumsal ekoloji, ekofeminizm akımlarıdır. Derin ekoloji akımı, insan merkezci çevre etiğini radikal bir şekilde eleştirirken çevre merkezli çevre etiğine de bazı eleştiriler getirir. Derin ekolojistler, doğaya insandan daha fazla önem vermekte ve nüfus artışını ekosistem için tehdit olarak görmektedir. İnsanların ihtiyaçları kadarını çevreyi yok etmeden sade bir biçimde doğadan karşılayabilmesine ve tüketimin azaltılması gerektiğine inanmaktadır. Toprak etiği akımı, çevrenin korunmasında bireyci bakış açısının yerine bütünün çıkarlarını ve denge unsurunu ön plana alır. Bu akım bireyin üyesi olduğu topluluğun sınırlarını sular, bitkiler ve hayvanlarla birlikte toprağı da içerecek şekilde genişletir. Yaşama saygı etiği akımı, insan merkezci çevre etiğini reddeder ve yaşayan her varlığa eşit düzeyde saygı duyulmasını savunur. Toplumsal ekoloji akımı toplumla doğa arasındaki sorunların nedeninin sınıfsal, hiyerarşik, rekabetçi kapitalist toplum düzeni olduğunu iddia eder. Ekofeminizm akımı çevre sorunlarının ortaya çıkmasının sebebinin piyasa ekonomisi olduğunu, piyasa ekonomisinin de kadının ve doğanın zarar görmesine yol açtığını savunur.
Barış ve huzur içinde yaşamak için farklı bakış açıları ve tutumlara saygı duyulması gerekir. Unutulmaması gereken en önemli gerçek ise tek bir dünya olduğu, dünyanın sınırsız kaynaklara sahip olmadığı, bu kaynaklarda bugünün insanları kadar gelecekteki nesillerin ve canlıların da hakkının olduğu, yaşamın devamı için tüm insanlara görev ve sorumluluklar düştüğüdür.

  • CevapBu sayfada soru bulunmamaktadır.

Meb Yayınları İklim, Çevre ve Yenilikçi Çözümler Ders Kitabı Sayfa 47 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

2025 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!