

İklim, Çevre ve Yenilikçi Çözümler Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 150

“İklim, Çevre ve Yenilikçi Çözümler Ders Kitabı Cevapları Sayfa 150 Meb Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
İklim, Çevre ve Yenilikçi Çözümler Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 150
Kirleten Ödüyor mu?
İnsanın çevreye yapmış olduğu müdahaleler, doğaya geri dönüşü olmayan zararlar vermeye başlamıştır. Bu durumdan sadece şu an yaşayan canlılar değil gelecek kuşaklar da etkilenmektedir. İnsanlar, faaliyetlerinin ileride ortaya çıkabilecek olası sonuçlarını bu nedenle dikkate almak zorundadır. Bu zorunluluğa bağlı olarak Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) tarafından 1972 yılında ‘‘kirleten öder’’ ilkesi ortaya konulmuştur. Kirleten öder ilkesi, ekonomik bir kavram olarak ortaya çıkmış olsa da zamanla hukuki bir ilkeye dönüşmüştür. Kirleten öder ilkesi, kirliliğe neden olan aktörlerin bedel ödemesi prensibine dayanmaktadır. Bu ilkeye göre kirleticiler, sebep oldukları çevresel zararın maliyetini kirlilik yasal sınırların altında kalsa veya kazara olsa bile üstlenmelidir. Birleşmiş Milletler, bu ilkeyi 1992 yılında düzenlenen Rio Konferansında gelecekteki sürdürülebilir kalkınmanın 27 yol gösterici ilkesinden biri olarak kabul etmiştir. Türkiye’de de kirleten öder ilkesi 2872 sayılı Çevre Kanununda yer almaktadır.
Kirleten öder ilkesi, pratikte karşılaşılan zorluklar nedeniyle tam olarak uygulanamamaktadır. Bu zorluklar şunlardır:
• Maliyetlerin adaletsiz dağılması nedeniyle adil hesaplamalar yapılamamaktadır.
• Kirlilik genelde ulusal sınırları aşmaktadır ve devletlerin kendi çevre politikaları yetersiz kalmaktadır.
• Kirliliğin kaynağının belirlenmesi zordur.
• Doğaya verilen zararda doğrudan sebep sonuç ilişkisi kurmak her zaman mümkün olamamaktadır.
• Ödenen tutar verilen zararın tamamını hiçbir zaman karşılamamaktadır.
• Çevre kirliliğinin etki alanı geniştir ve kimin kime ödeme yapacağının belirlenmesi zordur.
• Cezai yaptırımlar ve uygulamalarda sorunlar vardır. Kirletenin ödemediği durumlar denetlenememekte ve bu doğrultuda cezai yaptırımlar yetersiz kalmaktadır.
Soru: “Kirleten öder ilkesi”nin dünyada ve Türkiye’de uygulanabilir olması için neler yapılmalıdır?
- Cevap: Kirleten öder ilkesinin dünyada ve Türkiye’de uygulanabilir olması için öncelikle kirliliğin kaynağını tespit edecek gelişmiş izleme ve denetim sistemleri kurulmalıdır. Ayrıca, çevreyi kirletenlerin adil bir şekilde sorumluluk almasını sağlamak için uluslararası iş birlikleri güçlendirilmeli, cezai yaptırımlar artırılmalı ve çevre dostu üretim teşvik edilmelidir.
Meb Yayınları İklim, Çevre ve Yenilikçi Çözümler Ders Kitabı Sayfa 150 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.
Yeni Yorum