![](/wp-content/uploads/2022/10/youtube-uygulama.gif)
İki Dirhem Bir Çekirdek Metni Etkinlik Cevapları (7. Sınıf Türkçe)
![İki Dirhem Bir Çekirdek Metni Etkinlik Cevapları (7. Sınıf Türkçe)](/wp-content/uploads/2024/08/iki-dirhem-bir-cekirdek-metni-etkinlik-cevaplari-7-sinif-turkce.jpeg)
![](/wp-content/uploads/2022/10/youtube-uygulama.gif)
İki Dirhem Bir Çekirdek metni cevapları ve soruları, Meb Yayınları 7. Sınıf Türkçe Ders kitabı sayfa 242-243-244-245-246-247 (Sanat Teması)
İki Dirhem Bir Çekirdek Metni Cevapları
7. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Meb Yayınları Sayfa 242 Cevapları
HAZIRLIK ÇALIŞMALARI
Soru: Sanat ile ilgili araştırdığınız atasözleri ve deyimleri arkadaşlarınızla paylaşınız.
- Cevap:
Sanat ile ilgili atasözleri:
- “Her sanatçının fırçası kendine aittir.”
- “Sanat güneş gibidir, her yere ışık saçar.”
- “İyi sanat eseri lafını etmez, kendini anlatır.”
- “Sanatçının elinden çıkan eser, ruhunun aynasıdır.”
- “Sanat olmayan yerde neşe olmaz.”
Sanat ile ilgili deyimler:
- Sanata değer vermek
- Sanatı icra etmek
Soru: Sizce sanatın yaşamımıza etkileri nelerdir? Tartışınız.
- Cevap: Sanat, duygularımızı ifade etmemizi ve hayal gücümüzü geliştirmemizi sağlar. Ayrıca insanları bir araya getirerek kültürel zenginlik ve estetik zevk kazandırır.
İKİ DİRHEM BİR ÇEKİRDEK
Püf Noktası
Vaktiyle testi ve çanak çömlek imal edilen kasabalardan birinde, uzun yıllar bu meslekte çalışan bir çırak, kalfa olup artık kendi başına bir dükkân açmayı arzu eder olmuş. Ne yazık ki her defasında ustası ona:
— Sen, demiş, daha bu işin püf noktasını bilmiyorsun, biraz daha emek vermen gerekiyor. Ustanın bu sonu gelmez nasihatlerinden sıkılan kalfa, artık dayanamaz ve gidip bir dükkân
açar. Açar açmasına da yeni dükkânında güzel güzel yaptığı testiler, küpler, vazolar, sürahiler onca titizliğe ve emeğe rağmen orasından burasından yarılmaya, yer yer çatlamaya başlar. Kalfa, bir türlü bu çatlamaların önüne geçemez. Nihayet ustasına gider ve durumu anlatır. Usta:
— Sana demedim mi evladım, sen bu işin püf noktasını henüz öğrenmedin. Bu sanatın bir püf noktası vardır, demiş.
Bunun üzerine tezgâha bir miktar çamur koyar ve:
— Haydi, der, geç bakalım tezgâhın başına da bir testi çıkar! Ben de sana püf noktasını göstereyim.
Eski çırak ayağıyla merdaneyi döndürüp çamura şekil vermeye başladığında usta, önünde dönen çanağa arada sırada “püf” diye üfleyerek zamanla testiyi çatlatacak olan bazı küçük hava kabarcıklarını patlatıp giderir. Böylece çırak da bu sanatın püf denilen noktasını öğrenmiş olur. Her sanatın incelik gereken nazik kısmına da o günden sonra püf noktası denmeye başlanır.
7. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Meb Yayınları Sayfa 243 Cevapları
Bam Teline Basmak
Bam (bem) kelime olarak “evin üstü, çatı” demektir. Türkçede “dam” olarak kullanılır. Bir musiki terimi olarak kullanılan bam telinin orijinal telaffuzu “bem teli”dir. Bem, aslında kanun, tambur gibi sazlara takılan tel demektir. Bem (veya bam), sakalın dudağa en yakın olan kalın teline de denir. Telli sazların en üstünde bulunduğu ve kalın ses verdiği için bu tele musikide “bam teli” denilmiştir. Bunun karşıtı zir (alt) olup o da en ince teli karşılar (zir ü bem = alt ve üst, ince ve kalın teller).
Eskiler, en yüksek perdeden nağme çıkaran bam telinin sesini, bağıran, öfke ile sesini yükselten kişilerin köpürmelerine benzetmişler ve bunun adını “(Birinin) bam teline basmak (veya dokunmak)” diye koymuşlar. Eğer birisini aşırı derecede kızdıracak bir sözü kasten söylüyorsanız karşınızdakinin bam teline bastığınızdan hiç şüpheniz olmasın. Çünkü o da bam telinden ses verecek, hışım ile kubbeleri çınlatacaktır.
Çizmeyi Aşmak
Söyleyişte daha ziyade “Çizmeyi aşma!” yahut “Çizmeden yukarı çıkma!” biçiminde emir kipiyle ve boyundan büyük bir işe girişildiğini ima eder mahiyette kullanılan bu deyimin hikâyesi şöyledir:
Milad-ı İsa’dan üç asır evvel Efes’te Apelle (Apel) isimli bir ressam yaşarmış. Büyük İskender’in resimlerini yapmakla şöhret bulan Apelle’in en büyük özelliği, yaptığı resimleri halka açması ve gizlendiği bir perdenin arkasından onların tenkitlerini dinleyip hoşa gidecek yeni resimler için fikir geliştirmesi imiş.
Günlerden birinde bir kunduracı, Apelle’in resimlerinden birini tepeden tırnağa süzüp tenkide başlamış. Önce resimdeki çizmeler üzerinde görüşlerini bildirip kunduracılık sanatı bakımından tenkitlerini sıralamış. Apelle, bunları dinleyip gerekli notları almış. Ancak bir müddet sonra adam, resmin üst kısımlarını da eleştirmeye ve hatta teknik yönden, sanat açısından renklerin kontrastı ve gölgelerin derecesi üzerine de ileri geri konuşmaya başlayınca Apelle, perdenin arkasından bağırmış:
— Efendi, haddini bil, çizmeden yukarı çıkma!
7. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Meb Yayınları Sayfa 244 Cevapları
1. ETKİNLİK
Soru: Okuduğunuz metinde geçen bazı kelimelerin anlamları aşağıda verilmiştir. Bu anlamlardan hareketle kelimeleri bularak bulmacaya yerleştiriniz.
- Cevap:
1. Aşaması çırakla usta arasında bulunan zanaatçı. (kalfa)
2. Öfke, kızgınlık. (hışım)
3. Toprak tencere. (çömlek)
4. Karşıt olma durumu, tezat, zıtlık, karşıtlık. (kontrast)
5. Bir insanı, bir eseri, bir konuyu doğru ve yanlış yanlarını bulup göstermek amacıyla inceleme işi, eleştirme, eleştiri. (tenkit)
6. Türlü işlerde kullanılan, silindir biçiminde araç. (merdane)
7. Bir kişiyi veya nesneyi benzerinden üstün gösteren nitelik. (meziyet)
8. Birtakım duygu ve düşünceleri belli kurallar çerçevesinde uyumlu seslerle anlatma sanatı, müzik. (musiki)
9. Dikdörtgen biçiminde, bir köşesi kesik, yassı bir sandık üzerine gerilmiş tellerden oluşan, tırnak adı verilen çalgıçlarla çalınan ince saz çalgısı. (kanun)
10. Güzel, uyumlu ses, ezgi, melodi. (nağme)
11. Klasik Türk müziğinin başlıca çalgılarından biri olan, yay veya mızrapla çalınan, uzun saplı, telli çalgı. (tambur)
7. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Meb Yayınları Sayfa 245 Cevapları
2. ETKİNLİK
Soru: Aşağıdaki soruları okuduğunuz metinden hareketle cevaplayınız.
Soru: “Püf Noktası” başlıklı bölümde usta, çırağını hangi konuda uyarmıştır? Neden?
- Cevap: Usta, çırağını testilerin çatlamaması için gereken püf noktasını bilmediği konusunda uyarmıştır. Çünkü çırak, hava kabarcıklarını patlatmadan testileri yaptığı için ürünleri çatlamaktadır.
Soru: “Bam Teline Basmak” başlıklı bölümde “bam” kelimesi ile ilgili hangi bilgilere yer verilmiştir? Örnekler veriniz.
- Cevap: “Bam” kelimesinin, telli çalgılarda en üstte bulunan ve kalın ses çıkaran tel olduğu belirtilmiştir. Ayrıca, birisini aşırı derecede kızdırmak anlamında “bam teline basmak” deyimi oluşmuştur.
Soru: “Çizmeyi aşmak” deyiminin nasıl bir hikâyesi vardır? Anlatınız.
- Cevap: Bir kunduracı, ressam Apelle’in resmini eleştirirken önce çizmelere dair haklı yorumlar yapar. Ancak resmin üst kısımlarına da yorum yapınca Apelle, onun haddini aştığını söyleyerek “Çizmeden yukarı çıkma!” der.
Soru: Sizce başarılı bir sanatçının özellikleri nelerdir? Nedenleriyle açıklayınız.
- Cevap: Başarılı bir sanatçı, özgün olmalı ve sabırla çalışmalıdır. Çünkü sanat, yaratıcılık ve emek gerektiren bir süreçtir.
Soru: Bir sanatçı olsaydınız hangi alanda, nasıl bir eser ortaya koymak isterdiniz? Açıklayınız.
- Cevap: Bir ressam olmak isterdim ve doğanın güzelliklerini anlatan tablolar çizerdim. Çünkü doğa, insanlara huzur verir ve sanatta ilham kaynağıdır.
3. ETKİNLİK
Soru: Aşağıda verilen kelimelerden istediklerinizi seçerek bilgilendirici bir metin yazınız.
sabır-sanatçı-eser-ülke-çalışmak-müzik-resim-emek-tiyatro-sanat-eğitim-heykel-edebiyat-sinema-eğlence-huzur
- Cevap: Sanat, insanın duygu ve düşüncelerini ifade etme biçimidir. Bir sanatçının başarılı olabilmesi için sabırla çalışması ve emeğini ortaya koyması gerekir. Resim, müzik, tiyatro ve edebiyat gibi sanat dalları insanlara huzur verir ve toplumun kültürel gelişimine katkı sağlar. Sanat, sadece eğlence aracı değil, aynı zamanda bir ülkenin gelişimi için önemli bir eğitim unsurudur.
7. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Meb Yayınları Sayfa 246 Cevapları
4. ETKİNLİK
Soru: Aşağıdaki görselleri inceleyiniz. Bu görsellerden hareketle “sanat ve hayal gücü” konulu bir konuşma yapınız.
- Cevap:
SANAT VE HAYAL GÜCÜ
Sanat, gerçeği farklı açılardan görmemizi sağlayan en güçlü araçlardan biridir. İlk görselde Kız Kulesi’nin gerçek hali yer alırken, ikinci görselde ise sanatçının hayal gücüyle bu yapı bir çay bardağı içinde yeniden tasvir edilmiştir.
Sanatçılar, sıradan bir manzaraya bakıp onu kendi hayal dünyalarında şekillendirir ve özgün eserler ortaya çıkarırlar. Hayal gücü, sanatı sadece bir kopyalama aracı olmaktan çıkarıp ona yeni anlamlar kazandırır.
Bu görseller, sanatta yaratıcılığın ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Gerçek bir yapı, sanatçının gözünden bakıldığında bambaşka bir form kazanabiliyor. İşte sanatın gücü budur: Hayal etmek, değiştirmek ve yeni bir bakış açısı sunmak.
5. ETKİNLİK
Soru: Aşağıdaki şiiri inceleyiniz. Şiirde abartma sanatının kullanıldığı dizeleri aşağıya yazınız.
BEŞİNCİ MEVSİM
Düştü can evime dördüncü cemre
Dünyayı üçüncü gözümle gördüm.
Dört yüz seksen beş gün çekti bir sene
On altıncı aya takvimsiz girdim.
Getirdim yanıma Ay’ı bir karış
Ölçtüm ki dağların boyu bir karış
Şehri bir adım, köyü bir karış
Damlada denizdir en küçük derdim.
Savurdum, eledim, seçtim zamanı
Yaprak yaprak, tel tel açtım zamanı
Haftada üç asır geçtim zamanı
Nereye gittimse zamansız vardım.
- Cevap:
Şiirde abartma sanatının kullanıldığı dizeler şunlardır:
- “Dört yüz seksen beş gün çekti bir sene”
- “On altıncı aya takvimsiz girdim.”
- “Getirdim yanıma Ay’ı bir karış”
- “Ölçtüm ki dağların boyu bir karış”
- “Haftada üç asır geçtim zamanı”
- “Nereye gittimse zamansız vardım.”
Bu dizelerde zaman, mesafe ve doğa olayları olağandışı şekilde abartılmıştır.
7. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Meb Yayınları Sayfa 247 Cevapları
6. ETKİNLİK
Soru: Aşağıdakilerden hangisi okuyacağınız metinde açıklanan “madalyon” halı modeline örnek olabilir? Doğru seçeneği işaretleyiniz.
MADALYON
Madalyonlu Uşak halıları 16. yy. içerisinde üretilmiştir. Uşak halılarındaki çok çeşitli, zengin madalyon tipleri Türk ustalarının hâkimiyet ve yaratma gücünü belli eder. Halının ortası iri bir madalyonla, köşeler çeyrek madalyonlarla belirtilmiş; madalyonların içi ve halının zemini minyatür sanatına göre bitki süslemeleri, insan ve hayvan figürlü kompozisyonlarla doldurulmuştur. Orta eksendeki madalyon, sonsuzluğu simgelemektedir.
Ayşe Ceran UÇAR-Süleyman DEMİRKAYA-Haydar DOĞAN
- Cevap:
GELECEK DERSE HAZIRLIK
Soru: Fotoğraf sanatı ve bu sanatın tarihsel gelişimi ile ilgili araştırma yapınız.
- Cevap: Fotoğraf sanatı, 19. yüzyılın başlarında ortaya çıkmıştır. İlk kalıcı fotoğraf, 1826 yılında Fransız mucit Joseph Nicéphore Niépce tarafından çekilmiştir. Bu fotoğraf, sekiz saatlik bir pozlama süresi gerektirmiştir. 1839 yılında Louis Daguerre, “Daguerreotype” adını verdiği yöntemi tanıtmış ve bu, fotoğrafçılığın yaygınlaşmasında önemli bir adım olmuştur. Aynı dönemde İngiliz William Fox Talbot, kağıt üzerinde negatif görüntüler elde eden “Calotype” yöntemini geliştirmiştir. 20. yüzyılın başlarında, fotoğrafın sanat olup olmadığı tartışmaları yaşanmıştır. Ancak, ışık, gölge ve kompozisyon gibi unsurların kullanımıyla fotoğrafın bir sanat dalı olduğu kabul edilmiştir. Günümüzde dijital teknolojinin gelişimiyle birlikte, fotoğraf sanatı daha da çeşitlenmiş ve erişilebilir hale gelmiştir. Fotoğrafçılar, yaratıcılıklarını ve teknik bilgilerini kullanarak çeşitli eserler üretmeye devam etmektedir.
7. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Meb Yayınları Sanat Teması Sayfa 242-243-244-245-246-247 İki Dirhem Bir Çekirdek Metni Etkinlik Soruları ve Cevapları ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.