Çağdaş Türk ve Dünya Tarihi Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 237
Çağdaş Türk ve Dünya Tarihi Ders Kitabı Sayfa 237 Cevapları Meb Yayınları ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
Çağdaş Türk ve Dünya Tarihi Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 237
konusu gibi Türkiye’yi zorlayan pek çok yönü olmuştur. Ankara’nın Esed rejimine karşı tavır alması, İran ve Irak’la ilişkilerde de problemler ortaya çıkarmıştır. Suriye’deki mevcut durumun ortaya çıkardığı tehditler karşısında Türkiye, Fırat Kalkanı Operasyonu’nu düzenlemiştir.
Suriye’de yaşanan siyasi kriz Türkiye’nin güneyinde bir mülteci sorununa sebep olmuştur. Türkiye, olaya hukuki ve ahlaki açıdan yaklaşarak güney komşusundaki iç savaştan kaçan Suriyelileri kabul etmiştir (Görsel 5.29). Mülteciler sorunu Türkiye’de önemli bir mali yüke sebep olurken güney illerinde güvenlik sorunlarına da yol açmıştır. Suriyeli mültecilerin gıda, ısınma, giyecek, eğitim ve sağlık gibi bazı temel ihtiyaçlarını gidermek için Türkiye tarafından milyarlarca dolar harcanmıştır. Türkiye’nin bu yardımına karşılık, mülteciler için uluslararası toplum tarafından yapılan yardım miktarı 471 milyon dolarla sınırlı kalmıştır.
2015’te Suriyeli mültecilerin Avrupa’ya gitmek istemesine karşılık Macaristan, Sırbistan sınırına duvar öreceğini açıklamıştır. Almanya, Avusturya, Slovakya, Macaristan, Çek Cumhuriyeti ve Fransa kara sınırlarında kontrolleri yeniden başlatacağını duyurmuştur. Tüm bunlar AB için sarsıcı bir etki meydana getirmiştir. Avrupa’ya yönelik göçmen akımlarına Avrupa’nın yaklaşımı AB içerisinde tartışma ve ayrışmaları doğururken “Avrupa değerlerinin” de sorgulanmasına yol açmıştır. Evrensel değerlere karşı kendi çıkarlarını öne çıkaran AB, Suriye’deki drama sessiz kaldığı için suçlanmıştır. Her zirve veya toplantıda bazı üye ülkelerin karşı çıkması nedeniyle konu bir şekilde geçiştirilmiştir. Her geçen gün daha fazla mültecinin denizde can vermesi ve özellikle Aylan bebeğin 2 Eylül 2015 günü Bodrum sahillerine vuran cansız bedeninin fotoğraflarının dünyaya yayılması, “insani değerler”i Avrupa kamuoyunun gündemine getirmiştir.
5.6.4. Küresel Terörizm
Değişen yapısı, görünümü ve hedefleri nedeniyle uluslararası toplumun üzerinde mutabık kaldığı bir terörizm tanımlaması yapılamamıştır. Egemen devletler, siyasi tercihlerini benimsediği grupların eylemlerini meşru mücadele olarak nitelendirirken benimsemediği grupların üyelerini terörist, yaptıkları eylemleri de terörizm olarak nitelendirmeyi tercih etmiştir. Devletler, ideolojik yaklaşımlarının yanında politik çıkarlarına göre de şiddet eylemlerine farklı yaklaşmışlardır. Devletler, bu sayede bölgesel veya uluslararası alanda gücünü artırmayı ve gelişmekte olan ülkelerde kendi istedikleri rejimleri oluşturmayı amaçlamışlardır. Soğuk Savaş Dönemi’nde ABD, Sovyet yanlısı rejimlere karşı mücadele veren grupların eylemlerini meşru kabul ederek söz konusu grupları özgürlük savaşçısı şeklinde değerlendirmiş; Amerikan yanlısı rejimlere karşı verilen mücadeleleri terörizm, mücadele verenleri de terörist olarak nitelendirmiştir. ABD’nin onayıyla Pakistan tarafından kurulup desteklenen Taliban buna örnek olarak verilebilir.
Soğuk Savaş’ın ardından kazandığı öz güvenle artık daha fazla söz söyleyen fakat uluslarası sözleşmelere daha az uyan ABD, uluslararası kilerde kendini eşitler üstü bir konumda görmüştür. Artık hangi devletlerin cezalandırılacağı, hangi sistemlerin değişeceği ABD’nin tanım ve referansları ile gerçekleşir olmuştur. ABD’nin bu uygulamaları El Kaide terör örgütünün 11 Eylül saldırılarının sebeplerinden biri olmuştur. Bu saldırılar sonrasında ABD’li yetkililerin “Hiçbir şey artık eskisi gibi olmayacak.”
- Cevap: Bu sayfada soru bulunmamaktadır.
12. Sınıf Çağdaş Türk ve Dünya Tarihi Meb Yayınları Ders Kitabı Sayfa 237 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.