Büşra Yılmaz Ölüme Fısıldayan Adam Kitap Özeti
Büşra Yılmaz Ölüme Fısıldayan Adam Kitap Özeti
“Ölüme Fısıldayan Adam” 2016 yılında Epsilon Yayınları’ndan çıkan 424 sayfalık bir kitap. “Ölüme Fısıldayan Adam” kitabının yazarı son dönemde gençler tarafından takip edilen Büşra Yılmaz. Büşra Yılmaz ilkin wattpad’deki yazdığı yazılarla tanındı. Wattped’de yazmış olduğu kitaplar 25 milyon okunmaya ulaşınca Epsilon Yayınları tarafından yazdığı yazılar kitap haline getirildi. Büşra Yılmaz son kitabı “Ölüme Fısıldayan Adam”‘da ölüme yaklaşan bir adamla ona aşık olan bir kızın yaşadıklarını anlatıyor. Büşra Yılmaz’ın Ölüme Fısıldayan Adamı diğer kitapları gibi yine satış rekoru kıracağa benziyor.
Büşra Yılmaz Ölüme Fısıldayan Adam kitabı tavsiye ettiğimiz kitaplardandır.
Ölüme Fısıldayan Adam kitabından küçük bir bölüm
********************
…sonuçlarını tartışıyorlardı sanki… Biri demişti ki ölecek, diğerleri karşı çıkmıştı, yapma diyerek… “Özgür,” dedim yanaklarımdan akan yaşlar ağzıma dolarken. “Özgür ne olur…” Neden bunlar dökülüyordu dudaklarımdan, ne diliyordum Özgür’den bilmiyordum ama ne olacağını bilmediğim için çok daha fazla korkuyordum.
Ciğerlerimin acı içindeki çığlıkları durmam için yalvarıyordu. Dar bir sokaktan geçip ana caddeye çıktığımda yorgunluktan pes edip durdum nefes nefese. Ellerimi dizlerime koyduğumda güçlükle yutkundum. Anladım ki, Özgür’ü kafasındaki tilkiler çekiyordu o koşarken. Ve ilk kez tüm gücüyle gidiyordu gerçeğine son kez fısıldayabilmek için… Kaldırımdan inip önüme çıkan ilk taksiyi çevirdim. Taksicinin şaşkın gözlerine aldırmadan, “Devam edin lütfen…” dedim yine durduramadığım bir şiddetle ağlarken. “Acil!”
Taksiyle kısa sürede bakımevinin önüne geldiğimde Öz- gür’ün koşarak bu kadar hızlı gelemeyeceğini bildiğimden bir süre taksinin arka koltuğunda Özgür’ü bekledim. Bir yandan korkuyor, bir yandan ağlıyor, bir yandan da acı çekiyordum son damlama kadar. O kadar güzeldi ki daha dün akşam gördüğüm mavi gözlü kız… Benim âşık olduğum ölümün, seveceği türden bir kız değildi o. Özgür’ün tek gerçeğine ait bir şey değildi ölüm… Bana… Benim gibi yaşamayı beceremeyen yamuk saçlı bir kıza yakışırdı ancak. Taksinin camından bakımevinin kapısına bakarken, “Neden…” dedim kendi kendime. “Ölmesi gereken bendim…” Taksi şoförü iyice huysuzlanmaya başladığında Özgür’ü gördüm. Yüzü yine tek bir duygusunu belli etmiyordu. Koşarak içeri girdiğinde o, ben de cebimdeki paraları şoförün eline sıkıştırıp hızlıca indim taksiden.
Bacaklarım biraz öncekinden daha fazla titriyordu. Öz- gür’ün peşinden hızlıca içeri girdim. İçerideki kapının hemen önünde durdum. Özgür sinirle danışmadaki kadına bir şeyler söylüyordu. Duyabilmek için kapının iç tarafına geçtim. “.. .son kez görebilmeniz için, siz gelene kadar odasında tuttuk Özgür…