Tenasüp Uygunluk Sanatı Nedir, Özellikleri ve Örnekler
TENÂSÜP / MÜRÂAT-I NAZİR
Tenasüp Uygunluk Sanatı Nedir, Özellikleri ve Örnekler
Uygunluk. Divan şiirinde anlam bakımından aralarında çeşitli ilgiler bulunan iki veya daha fazla kelimeyi tezat olmaksızın bir araya getirme sanatı. Türk şiirinde sevilerek kullanılmış bir sanattır.
********************
Tenasüp Sanatı Örnekleri
Mest oluptur çeşm ü ebrûnun hayâlinde imâm
Okumaz mihrabda bir harf-i Kur’an’ı dürüst
Ahmet Paşa
Ahmet Paşa’ya göre imam sevgilinin gözlerine ve kaşlarına benzeyen mihraba bakarak mest olur ve Kur’an-ı Kerim’i doğru dürüst okumaz. Bu beyitte “okumaz”, “mihrâb” “Kur’an” ve “imam” sözcükleri arasında din ve ibadetle ilgili olmasından dolayı tenasüb sanatı yapılmıştır.
********************
Pek taze penbe tenlere benzer bu taşları
Yontarken eski Bergama heykeltraşlan
Kemal Beyatlı, Kendi Gök Kubbemiz
Yahya Kemal, heykelleri canlı bir vücuda benzeterek “taş” (mermer) sözcüğü etrafında yontmak ve heykeltraş sözcüklerini kullanarak çok güzel bir tenasüb sanatı yapıyor.
********************
Dil Ferahnâk olmak ister hikmetin Uşşâk bilir
Geçti Kûrdi’den Hicâz’dan bulmadan bir gün rehâ
İsfehân’da Rast gelirsen bir Acem, Bestenigâr
Koş hemân Kânuna, bidâr, eylesün bâd-ı sabâ
Fevzi Kut, Şair Tabipler
Bu şiirde müzik makamları ve aletleri kullanılarak tenâsüb sanatı yapılmıştır. Aynı zamanda bu sözcükler iki anlamda kullanılarak tevriye sanatı da yapılmıştır.
********************
KİTABE
Gemalmaz lsmâil Efendi’ye
Ah..Gem almaz o lsmâil Efendi câc kim
Rıhleti cümle eltibbâsını nâlârı etti
Yetmişinde maraz-ı kalp ile şâha kalkıp
Gemi aldı azıya cennete dört nala gitti.
Sami Mortan, Şair Tabipler
Sami Mortan, bu şiirde atla ilgili “gem almaz”, “şâha kakmak” ve “gemiyi azıya almak” gibi deyimleri aynı şiirin içinde kullanılarak tenâsüb yapmıştır.
********************
Gün bitti ağaçta neş’e söndü.
Yaprak âteş oldu, kuş da yakut.
Yaprakla kuşun parıltısından
Havuzun suyu erguvâne döndü
Ahmet Haşim, Bütün Şiirleri
Ahmet Haşim bu şiirde ağaçlala ilgili “yaprak” ve “kuş” gibi sözcükleri birarada kullanılarak tenâsüb sanatı yapmıştır. Ayrıca havuzla ilgili olarak ve ‘erguvan’, ‘yaprak’, ‘kuş’ ve ‘ağaç’ sözcükleriyle ayrı bir tenasüp sanatı yapılmıştır.
********************
O âşıkane terânen ki bin bahâra değer
Gıdâ-yı ruhu mudur gûlistânı ey bülbül
Muhyiddin Raif Yengin, Edebiyat Lûgatı
Muhyiddin Raif Yengin, “bahar”, “gülistan” ve “bülbül” sözcüklerini bir arada kullanarak tenasüp sanatı yapmıştır. Ayrıca “bülbül”, âşık anlamında kullanıldığı için açık istiare sanatı vardır. Ayrıca bülbülün şarkı söylemesi kişileştirmeyle ilgilidir.
********************
Kentleri ve kasabaları ve köyleri çevirdik senin adına
kapıları tutmaktan artılı herkesin nasır oldu elleri
Turgut Uyar, Büyük Saat
Turgut Uyar, kent, kasaba ve köy sözcüklerini aynı dize içerisinde düzenli bir şekilde kullanarak teasüp sanatı yapmakla birlikte halka bir göndermede bulunur. Yani, köyler, kasabalar ve kentler hep halk içindir.
********************
Gûn doğumundan gün batımma kızardı bahçe
Bir bir leylâk nergis lâle ve sümbül düştü
Sezai Karakoç, Gün Doğmadan
Sezai Karakoç, bahçede yatişen , “leylâk”, “nergis”, “lâle” ve “sümbül” gibi çiçek isimlerini /sözcükleri araya getirerek tenasüp sanatı yapmıştır.
********************
Esmerdi, sanşında, beyazdı, kumraldınız;
Sımsıcak mektuplarda, şiirlerde kaldınız
Mehmet Çınarlı, Zaman Perdesi/145
Mehmet Çınarlı, sevgililerin esmer, sarışın, beyaz ve kumral gibi sima/yüz renklerini bir araya getirerek tenasüp sanatı yapar.
********************
Tanzimat meşrutiyet mütereke istiklal
Aranır mı hak hukuk insan sokakta kaldı
Mustafa Miyasoğltı, Şiirler
Mustafa Miyasoğlu, Türk siyasal hayatında dönüm noktaları olan “Tanzimat”, “Meşrutiyet”, “Mütareke” ve “İstiklal” sözcüklerini aynı dize içerisinde kullanarak siyasal içerikli bir tenaasüp sanatı yapar.
********************
Yolların parçalanmış heykelleri
Erguvan, gül ya da lâle
aynadan, esir oldukları hale
yoldaştır, kimsesiz ay ve gece
Yıldızlarla kayan yolların kokusu
Osman Hakan A., Yol Şarkıları
Osman Hakan A., “erguvan, gül, lâle” gibi arkaik şiirin en güçlü çiçeklerini bir araya getirerek kendi dil ve üslubuna ait çok nefis bir tenasüp sanatı yapar. Bu çiçeklerin esir ve yoldaş olmaları ise kişileştirmeyle ilgili bir durumdur.