Cenab Şahabettin Menâkıb-ı Hicran Şiirinin İncelemesi Tahlili Açıklaması
Cenab Şahabettin Menâkıb-ı Hicran Şiirinin İncelemesi
Cenab Şahabettin Menâkıb-ı Hicran Şiirinin Tahlili
Cenab Şahabettin Menâkıb-ı Hicran Şiirinin Açıklaması
Cenab Şahabeddin, Menakıb-ı Hicran’da da yine sevgilisine hitap eder ve yıllar boyunca ona duyduğu özlemi dile getirir. Üç bölümden oluşan şiirin ilk bölümünde, sevgilisini görmek isteyen, bunun için ufuklara bakan, fakat göremediği için acı çeken bir âşıkla karşılaşırız:
Uzak ufukların âgûş-ı iştiyakında Senin hayalini görsem de bahtiyar olurum,
Bu bir rebâb-ı temenni ki ruhumun mahmûm Teellümâtını gizler zebûn u efsürde.
Uzak ufukların özlem kucağında senin hayalini bile görsem mutlu olurum. Bu, ruhumun hummalı elemlerini zayıf, güçsüz ve donuk bir şekilde gizleyen bir temenni rebabıdır.
İkinci bölümde şair, sevgilinin hayalini görmek için uzun zamandır nasıl uğraştığını anlatır:
Evet bu bence muazzez bir incilâ-yı ümid,
Sekiz, dokuz senenin yâd-ı sûzişiyle bugün Senin hayalini ihyaya uğraşır dururum
Evet bu (yani seni, hayalini görme isteği) parlayan değerli bir ümittir. Sekiz, dokuz senedir devam eden büyük, yakıcı acının hatırasıyla bugün, senin hayalini diriltmeye uğraşır dururum.
Son bölümde şair sevgilisine duyduğu özlem sebebiyle içinde bulunduğu perişanlığı bir kez daha dile getirir ve bu aşkın niçin hala büyümeye artmaya devam ettiğini sorar:
Sekiz, dokuz senenin yâd-ı sûzişiyle bugün Harab-ı girye-i hicrân bu rûh-ı mecrûhum Tezâyüd etmede lâkin niçin bu aşk-ı şedîd…
Yaralı ruhum; sekiz, dokuz senenin yakıcı hatırasıyla bugün, ayrılık acısının sebep olduğu gözyaşlarıyla harap bir haldedir. Fakat niçin bu şiddetli aşk hâlâ artıyor?