11. Sınıf Tarih Ders Kitabı Cevapları Dersdestek Yayınları Sayfa 199
“11. Sınıf Tarih Ders Kitabı Cevapları Sayfa 199 Dersdestek Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
11. Sınıf Tarih Ders Kitabı Cevapları Dersdestek Yayınları Sayfa 199
Osmanlı Devleti’nin son döneminde yaşanan darbelerin doğurduğu kargaşa ortamı Balkanlardaki toplulukların siyasi amaçlarına ulaşmalarını kolaylaştırdı. Bu topluluklardan biri olan Sırplar 1806-1812 Osmanlı-Rus Savaşı’nın sonunda imzalanan Bükreş Antlaşması’yla kendi iç işlerini ve vergilerini düzenleme hakkını elde ettiler. Sırplar 1829 tarihli Edirne Antlaşması’yla özerkliklerini pekiştirdiler. Bununla yetinmeyip 1875’te çıkan Bosna-Hersek İsyanı’nı fırsat bilerek Karadağlılar ile birlikte Osmanlı Devleti’ne savaş açtılar. 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nın sonunda imzalanan Berlin Antlaşması’yla da bağımsızlıklarını kazandılar.
Osmanlı Devleti’nin iç karışıklıklarından yararlanarak bağımsızlığını elde eden bir diğer millet Bulgarlar oldu. Osmanlı hâkimiyetine giren ilk Balkan milletlerinden olan Bulgarların bağımsızlık eğilimleri Tanzimat Fermanı’yla birlikte güçlendi. 1848’de Bâbıâliye başvuran İstanbul’daki Bulgarlar ibadetlerini Rumca yapmak istemediklerini bildirerek kendi bağımsız kiliselerini kurdular.
Bulgarların Fener Rum Patrikhanesi’ne tepkisiyle açığa çıkan bağımsızlık duyguları çok geçmeden millî bir davaya dönüştü. İlk Bulgar ayaklanması 1876 yılında başladı. Osmanlı kuvvetleri tarafından kısa sürede bastırılan bu ayaklanma 1877-1878 Osmanlı- Rus Savaşı’nın nedenlerinden biri oldu. Savaşın sonunda imzalanan Berlin Antlaşması’yla Bulgaristan toprakları üç parçaya ayrıldı. Ülkenin kuzeyinde Osmanlı Devleti’ne vergi veren Bulgar Prensliği kurulurken güneyde Doğu Rumeli adıyla idari özerkliğe sahip bir vilayet oluşturuldu. Kalan topraklar ise doğrudan Osmanlı yönetimine bağlandı (Harita 4.5).
Osmanlı Devleti’nin XIX. yüzyılın sonlarına doğru içine düştüğü kargaşa ortamından yararlanmak isteyen milletlerden bir diğeri Yunanlar oldu. 1829 yılında bağımsızlığını kazanan Yunanlar Girit Adası’nı ilhak etmek istiyordu. Adada yaşayan Rumlar da Yunanistan’a bağlanmak için her fırsatta ayaklanıyorlardı. Osmanlı Devleti 1866’da çıkan büyük isyandan sonra Girit’e bazı imtiyazlar vermiş ancak konunun Berlin Kongresi’ne getirilmesine engel olamamıştı.
Osmanlı Devleti, Berlin Antlaşması’nın “Giritli Rumlar lehine ıslahat yapılması” hükmü gereği daha önce Girit’e tanıdığı imtiyazları genişleten yeni bir ferman yayımladı. 12 Ekim 1878’de ilan edilen ve Halepa Fermanı adıyla bilinen bu belgede Girit’in beş yıllığına seçilecek ve büyük devletler tarafından da onaylanacak Hristiyan bir vali tarafından yönetileceği belirtildi. Ayrıca Girit Meclisindeki Hristiyan üyelerin sayısının Müslümanlardan fazla olması ve toplanan vergilerin adada kalması kabul edildi.
- Cevap: Bu sayfada soru bulunmamaktadır.
11. Sınıf Dersdestek Yayınları Tarih Ders Kitabı Sayfa 199 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.