10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Beşgen Yayınları Sayfa 227
“10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Sayfa 227 Beşgen Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Beşgen Yayınları Sayfa 227
HACİVAT: (Karşılar.) Vay efendim, maşallah! Safâ geldiniz, hanım kızım!
CEMÂLİFER: Eksik olmayın, Hacivat Çelebi.
Ben de size kadar geliyordum.
HACİVAT: Hayrola, efendim, hayrola! Nedir efendim böyle? – Şetâret Hanım, sen nasılsın?
ŞETÂRET: Aaa! Şok güzel, Hacivat Çelebi. Sen nasılsın bakalım, iyisin inşallah!
HACİVAT: Elhamdü-lillâh!
KARAGÖZ: Evet efendim, bakkal da var! Güp- güp makarnası, kaşkerekaşera peyniri, istermaçiret mumları, hepsi var!
ŞETÂRET: Aaa! Sen ne bağıriyor arkada öyle?
KARAGÖZ: Ha?
KARAGÖZ: Bakkal var!
ŞETÂRET: Aaa! Dur bakalım hele! Hanim avi tutajak da ondan sonra…
KARAGÖZ: Anlamadım.
ŞETÂRET: Hanim avi tutajak.
KARAGÖZ: Hanım ayı mı tutacak? [……]
HACİVAT: Karagözüm, sen karışmasan a! Sen dükkânına karış!
KARAGÖZ: [……]
HACİVAT: Efendim, hayrola, efendim kızım?
CEMÂLİFER: Efendim, Hacivat Çelebi, oturduğumuz evi -efendime söyleyim- biraz tamir ettirecekmiş ev sahibi. Çoktan beridir akıyor. Efendim, bize de çık düştü. Onun için size kadar geldim. Elinizin altında bir ev olduğunu işittim, duydum.
HACİVAT: Evet efendim, kızım. Tam zamanında geldiniz. Bakınız efendim, elimin altında bir konak yavrusu var efendim. Bakın, beğenirseniz ne âlâ!
CEMÂLİFER: Aaa! Bi kere görelim?
HACİVAT: Buyurun efendim içeri, görünüz!
(…)
CEMÂLİFER: Aaa, çok güzel, Hacivat Çelebi! Buna ne vereceğiz, efendim!
HACİVAT: Efendim, on iki aylığı efendim, sizin için iki mecidiye olur.
CEMÂLİFER: Peki, Hacivat Çelebi.
HACİVAT: Ama, iki üç aylık da peşin isterim.
CEMÂLİFER: Başüstüne. İki aylık peşin versek!
HACİVAT: Teşekkür ederim. Verin efendim. [……]
CEMÂLİFER: [Buyurun!]
HACİVAT: Güle güle oturunuz, efendim, güle güle! Bakkal da karşınızda, -efendime söyleyim- istediğinizi alırsınız.
CEMÂLİFER: Aaa, çok güzel, efendim!
HACİVAT: Efendim, Allah âfiyet versin!
CEMÂLİFER: Ömrüne bereket, Hacivat Çelebi. (Hacivat gider.)
KARAGÖZ: Efendim, güpgüp makarnası, istermaçiret mumları var, ondan sonra, -ne vardı bakayım?- güpgüp makar… daha bir şey daha… İstermaçi… Haa, kaşkerekaşera peyniri var… (Güler.) — Hani bizim usta mal gönderecekti yahu?…
(…)
KARAGÖZ: Ooo! Hamallar geliyor yahu!
I. HAMAL: Bana bah! Mayıs-oğlu’nun dükkanı burası mı?
KARAGÖZ: Ha?
I. HAMAL: Mayıs-oğlu’nun dükkanı burası mı?
KARAGÖZ: Hee, burası.
I. HAMAL: Aha, zeytinyağı getirdim, fıçıylan!
KARAGÖZ: Peki, getir.
I. HAMAL: Aha!
KARAGÖZ: Yavaş yahu, kıracaksın fıçıyı!…
Daya, daya!
I. HAMAL: Arhadan da getirirler, ondan sonra efendim…
KARAGÖZ: Evet
I. HAMAL: Gaşar peyniri, ondan sonra efendim, maharnalar, hepsi gelir. Ben gediyorum. Ben zeytinyağını getirdim bırahdım. (Gider.)
- Cevap: Bu sayfada soru bulunmamaktadır.
10. Sınıf Beşgen Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 227 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.