12. Sınıf İnkılap Tarihi Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 150

“12. Sınıf İnkılap Tarihi Ders Kitabı Cevapları Sayfa 150 Meb Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

12. Sınıf İnkılap Tarihi Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 150

OKUYORUM

Edebî metinden yararlanarak aşağıdaki soruları cevaplayınız.

BAŞKA BULUTLAR
(…)
Rahmi, diye başladı; yağmurun ne demek olduğunu, üç, beş maaşlı ile beş, on haytadan başka herkes biliyor. Yağmurun nasıl beklendiğini de. Dua boyunca hep bunu düşündüm. Ve düşündüm ki, insanların ve cem’iyetin duasını bilmedikleri, çünkü ne olduğunu bilemedikleri, bekleyişleri.. şöyle söyleyeyim.. idrak edemedikleri ihtiyaçları da vardır. Halk onları, ancak toprağın yağmur bekleyişi gibi bekler: Dilsiz, kelimesiz, aksülamelsiz. Toprak için yağmur duasını insanlar yaptı.. bir saat önce. Yağmursuzluk yüzünden toprak adına insanlar yandı. İmdi.. peki diyorum Rahmi.. demeden de yapamıyorum ki halkın, anlatmaya çalıştığım ve anladığından emin olduğum o bilemediği bekleyişleri, idrak edemediği ihtiyaçları, bulamadıkları için kavruk ve hatta kısır kaldığı ihtiyaçları te’mine kimler medâr olacak?
Rahmi, günlerden beri hep bunu düşünmüş ve kesin kararını vermiş gibi, aklına o anda gelen sözleri, bir kitaptan okur gibi söyleyiverdi:
– Ağabey, o işlerle ben uğraşabilirim.
Fazıl bey bakakalmıştı. Rahmi ona tatlı tatlı güldü. Kenan Bey de ancak sekiz, on saniye sonra konuşabildi:
– Rahmi.. sen sağ olasın Rahmi.
Ve, nereden bulduğuna akıl sır ermez bir güçle coştu; konuya, neredeyse iyileşti dedirtecek bir canlılıkla sarıldı:
(…)
– Ve çağımızda bu bütünleşmeyi sağlamanın tek yolu, gerçek bir parlâmento.. kökü millette bir parlâmen- to’dur, diyordu. Gene ona göre, üçüncü Millet Meclisi böyle bir nitelik taşımaktan çok uzaktır; birinci ve ikinci meclislerin yarattığı ümitleri zedelemekte, aşındırmaktadır. (…)
Kenan Bey, (…) Rahmi’nin “korku” konusuna geçti:
– İktidar hırsının ne olduğunu bütün insanlık öğrenmiştir. Tarihin en kanlı gaddarlıkları iktidar için, iktidarı kaybetmemek veya ele geçirmek için yapılmıştır. Lâkin.. çok yavaş yavaş da olsa.. tarih değişiyor.. çünkü insan değişiyor. 1789’un üstünden bile bir buçuk asır geçti. Namık Kemal de bir nesil arkada kaldı.. onunla aramıza bir Lenin girdi. Amerika girdi. Hülâsa, başşehirlerin mânası değişti. Milletler bu yeni mânayı kavramak için çok zorluk çekmiş, çok zaman harcamıştır. (…) Evet; Garb’da çok zor alınmıştır bu netice.. kanlara ve gözyaşlarına mâl olmuştur. Lâkin bizim milletimiz, ırkî ve millî hasletlerinin ve harsının sâyesinde, aynı neticeyi, münevverleri ve mesuliyetlerini müdrik hâle geldiği an istihsâl edebilecektir. Buna inanıyorum.. ve.. o kıymetli ânın geldiğine inanıyorum. İsmet Paşa hazretlerinin ve hizbinin iktidar için geçen asra gömülen ihtiraslara kapılmayacağına.. kapılamayacağına inanıyorum. Olmaz, olmaz diyelim ve bir ân için kapılacaktır, hattâ kapılır farzedelim. O zaman da, ulu Gazi’nin samimiyetine inanıyorum: Bizzat açtırdığı çığıra karşı, değil gaddarca davranılmasına, kanunsuzluklara bile müsamaha göstermeyeceğine inanıyorum:
Kenan Bey, bunun kuru bir inanç olmadığını da ilk defa açıkladı:
– 1908 öncesinden beri (…) hemfikir olduğumuz ve hâlen mühim siyâsî mevkîlerde bulunan ahbaplarım bunu bana ayrı ayrı yazmışlardır. Onların adreslerini sana vereceğim Rahmi. Şimdi demek isterim ki, yeni firka Gaazi paşa hazretlerinin, sadece teşvîk ve müsaadeleriyle değil, asıl mühimmi, en eski ve en yakın arkadaşlarının tavzifiyle (görevlendirme) kurulmuştur. Hülâsa, bugünkü vaz’iyetin İttihat Terakkî ile de, Te- rakkîperver Cumhuriyet devriyle de zerre alâkası bulunmamaktadır; buna hissen ve fikren eminim.

1. Cumhuriyet’in ilk yıllarında çok partili hayata geçiş denemelerinin gerekçeleri nelerdir?

• Cevap: Cumhuriyet’in ilk yıllarında çok partili hayata geçiş denemelerinin gerekçeleri, farklı politik görüş ve ihtiyaçların temsil edilebilmesi, demokratik bir parlamentonun oluşturulması ve iktidarın halk tarafından denetlenebilmesi amacını taşımaktadır.

2. Cumhuriyet’in ilk yıllarında toplumun iktidara yaklaşımı hakkında neler söylenebilir? Açıklayınız.

• Cevap: Cumhuriyet’in ilk yıllarında toplumun iktidara yaklaşımı, iktidar hırsının tarihsel gaddarlıklar doğurduğu ve iktidarı ele geçirmek veya korumak adına yapılanlar olduğu, aynı zamanda milletin, münevverler ve mesuliyetlerin farkında olduğu bir dönemde demokratik değişikliklerin mümkün olabileceği yönündedir. İktidara ve politik değişikliklere olan bu yaklaşım, zamanla evrilen bir tarihsel ve kültürel bağlama dayanmaktadır.

12. Sınıf Meb Yayınları İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük Ders Kitabı Sayfa 150 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.