Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
10. Sınıf Felsefe Bilim ve Kültür Yayınları

10. Sınıf Felsefe Ders Kitabı Cevapları Bilim ve Kültür Yayınları Sayfa 60

“10. Sınıf Felsefe Ders Kitabı Cevapları Sayfa 60 Bilim ve Kültür Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

10. Sınıf FelsefeDers Kitabı Cevapları Bilim ve Kültür Yayınları Sayfa 60

Bir doktor olan Fransız filozof La Mettrie (1709-1751), görüşlerini mesleğinde elde ettiği bulgularla geliştirmiştir. Ona göre gerçekten var olan maddedir. Locke’un duyumculuğundan ve Rene Descartes’ın makine hayvan görüşünden özellikle etkilenmiştir. Rene Descartes, hayvanları bir makine olarak görmüştür. La Mettrie, bu anlayışı bir adım daha ileri götürerek insanı bir makine olarak değerlendirir. Her türlü zihinsel unsur, duyumlardan meydana gelir. Böylece insanın ruhsal yaşamını maddeye indirgeyerek açıklar.

Alman filozof Kari Marx iktisat, siyaset, sosyoloji ve felsefe alanlarında görüşler ileri sürmüş, materyalist (maddeci) bir filozoftur.

Marx’a göre varlık, maddeden oluşur ve insan zihninden bağımsızdır. Maddeci anlayışını diyalektik yöntemini kullanarak açıklar.

Hegel’in idealist felsefi sisteminde yer alan diyalektik yöntemi, maddeci bir çerçevede yeniden işler. Marx’a göre evren, sürekli bir oluşum halindedir. Bu işleyiş tez, antitez ve sentez aşamalarıyla gerçekleşir. Kendisinden önceki maddeci filozoflar genel olarak mekanik bir anlayış benimsemişken Marx, diyalektik yöntemle anlaşılan bir madde anlayışını benimser. Artık ilerlemeler, sıçramalar şeklinde olur. Marx’a göre zihinsel unsurlar da maddenin bir ürünüdür. Marx, diyalektik yöntemini tarih ve toplum üzerine yaptığı açıklamalarda
da kullanır. Bu açıklamalarını yaparken dayandığı temel alan ekonomidır.

Varlığın sadece bir nitelikle açıklanamayacağı düşüncesine sahip olan üçüncü kutup filozoflar, varlığı hem madde hem de ruhla birlikte ele alıp değerlendirirler. Bu filozoflara “düalist” (ikici) denmektedir. Düalist görüşü ileri sürmüş filozofları materyalist (maddeci) ya da idealist olarak değerlendirme imkânı yoktur. Çünkü varlığı açıklarken bunlardan sadece biriyle açıklama yoluna gitmemişlerdir. Düalist filozoflara örnek olarak özellikle Rene Descartes verilebilir. Aynı zamanda modern felsefenin kurucusu olarak değerlendirilen ünlü Fransız filozof Rene Descartes, felsefesini töz (cevher) kavramı temelinde kurgular. Töz (cevher) var olmak için başka bir şeye ihtiyaç duymayan varlıktır. Ona göre bu tanıma uyan tek varlık Tanrı’dır. O, Tanrı’yı sonsuz töz (cevher) olarak değerlendirir. Tanrı yaratılmamıştır, yaratıcıdır, değişmez ve sonsuzdur. Bunun yanında sonlu cevher dediği, değişen sonlu olan, cevher olan ruh ve madde vardır. Rene Descartes, varlığın madde ve ruhtan oluştuğunu söyler. Bunlardan biri, diğerine daha etkin değildir. Sonlu tözler birbirlerine indirgenemezler. Ruhun ve maddenin kendine has özellikleri vardır. Ruhun temel özelliği düşünmedir. Maddenin temel niteliğiyse yer kaplamadır.

Spinoza, varlığın bir bütün olduğunu iddia eder. Bu bütünlük aslında Tanrı’dır. Bütün var olanlar Tanrı’da mevcuttur. Varlığın meydana gelmesi için Tanrı’nın olması zorunludur. Onun dışında hiçbir varlık zorunlu olarak mevcut olmak durumunda değildir. Spinoza, Rene Descartes’ın sonlu ve sonsuz töz ayrımına karşı çıkar. Töz (cevher), tanımı gereği tek bir şey olabilir. O da Tanrı’dır. Rene Descartes’ın sonlu töz olarak nitelendirdiği ruh ve maddeyi Spinoza, Tanrı’nın sonsuz sıfatlarından iki tanesi olarak açıklar. Bunları kendi cinsinde sonlu olarak tanımlar. Tanrı’nın temel özelliği, sonsuz olmasıdır; dolayısıyla sıfatları da sonsuz sayıdadır. Biz bunlardan sadece iki tanesi olan ruh ve maddeyi bilebiliriz. Bunların mutlak anlamda bir sonsuzlukları yoktur, mutlak olarak sonsuz olan Tanrı’dır. Sıfatlar yani ruh ve madde, niteliklerini Tanrı’dan alırlar.

Evrende bir amaçsallık olup olmadığı varlık felsefesinin bir diğer sorusudur. Spinoza, Schopenhauer, Bergson gibi filozoflara göre evrende bir amaçsallık yokken Aristoteles ve Hegel gibi filozoflara göçe vardır. Spinoza’ya göre evren, nedensellik ilkesine göre var olur. Schopenahuer’a göre evrenin yapısı akılsal değildir, dolayısıyla evrenin bir amacı da yoktur. Kozmik bir istencin ürünü olarak varlık gerçekleşir.

  • Cevap: Bu sayfada soru bulunmamaktadır. 

10. Sınıf Bilim ve Kültür Yayınları Felsefe Ders Kitabı Sayfa 60 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

2025 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!