Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Düşler Yayıncılık

10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Düşler Yayıncılık Sayfa 149

“10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Sayfa 149 Düşler Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Düşler Yayınları Sayfa 149

gülüşü, ağlayışı nihayet hâlâ düşünüşü, hissedişi tabiatın en şayanı hayret, hatta en korkunç hadiselerinden biri değil miydi? Kendi kendine:
— Cebin herif, cebin herif! Artık ölsene! dedi ve hıçkırıkları birbiri ardı sıra boğazını tıkadı.
(…)
Hakkı Celis kendi kendine diyordu ki: “Naim Efendinin hıçkırıklarıyle Seniha’nın kahkahalarındaki mana bir değil midir? Bu, her iki ses de biten bir şeyi ifade etmiyorlar mı?”
Bu genç, yığınlarla yaşamaya başladığı günden beri milletlerin hayatını, bahtını, kendi hayatından, kendi ruhundan ve kendi bahtından bin kat daha ziyade tetkike şayan bulmaktadır. Gittikçe görüyor ve anlıyor ki, ne “Benim sevincim”, ne “Benim elemim” dediği şeyler ona kendi kalbinden gelen şeyler değildir; kendi kalbi bir boş kadehtir ki, binlerce eller, onu bin kere doldurup, bin kere boşaltıyor; bir koğuşta yüzlerce kişiyle yatıp kalkmak, bir karavanada yüzlerce kişiyle yiyip içmek ve bir tabur içinde saatlerce yürümek ona en hakikî şahsiyetini öğretti ve bir ferdin başlı başına bir keyfiyet olmayıp, bir kemiyet içinde bir âdet olduğunu hissetti. Onun gözünde münferit hadiselerin artık hiç bir kıymeti yoktur. Bunun içindir ki, Seniha’yı son senelerde türeyen yeni bir kadın neslinin muayyen bir örneği ve Naim Efendi’yi memleketin sallanan toprağı altından, ürkerek, bağırmak için çıkmış bir acıklı müstehase telakki ediyor. Ya kendisi neydi?
Kendisi bu bin çehreli, bin cepheli büyük ve esrarlı varlığın hangi tarafını ve nesini temsil ediyordu? Hakkı Celis, kendi kendine diyordu ki:
“Havada değişen bir şey var. Başlarımız üstünde nereden geldiği bilinmeyen yeni bir yel esiyor. Bu yel kızgın çöllerin içinden çıkmış gibi ateşîndir; alnımızı bir alev gibi yakıyor. Bu yel yüksek ve karlı tepelerden inmiş gibidir; bize her temas edişinde derimiz biraz daha sertleşiyor; kemiklerimiz biraz daha katılaşıyor; bu yel, bazen denizlerde esen hafif rüzgârları, sıcak yaz günlerinin sonundaki serin matemleri andırıyor; bin türlü karmakarışık sıtmalarla yanan göğsümüz üstünde tatlı ve teselli verici bir öpücük halinde dolaşışları var. İşte, ben, bu yelin önüne katılanlardanım! Fakat, nereye gidiyorum, bilmiyorum. Bir garip heyecan içinde sarhoş gibi yürüyorum ve korkmuyorum. Çünkü koyu, uzun ve sayısız bir kafilenin içindeyim, yolumuzun sonunda belki bir uçurum, belki bir tepe vardır. Kime ne! Tepe de olsa, uçurum da olsa yürüyeceğim; zira benim için hiç bir şey geriye dönmekten daha fena değildir!”
Hakkı Celis, şimdi böyle düşünüyordu ve onun için şimdi, geride kalan âlem, Senihalardan, Faik Beylerden, Naim Efendilerden, Sekine Hanımlardan müteşekkil olan karışık, mayasız ve çürümüş âlemdi. Bununla beraber, biraz merhamete, biraz da nefrete benzeyen bir his onu hâlâ o âleme bağlı tutuyordu; Naim Efendiye gidişlerinde, Seniha’ya uğrayışlarında, işte, bu iki zıt histen bir şey vardı. Zira, Hakkı Celis son günlerde eskisi gibi sık sık Naim Efendiyi ziyarete gidiyor ve ara sıra Seniha’yı gördüğü oluyordu. Esasen Seniha’yı görmeye gitmek biraz da bu ziyaretleri tamamlayıcı bir şeydi. Naim Efendi, genç adamla Seniha’ya dair konuşmaktan başka bir şey yapmıyordu.
Son zamanlarda torununa karşı duyduğu muhabbet onu âdeta bir sıtma nöbeti gibi sarmıştı… Hakkı Celis kapının eşiğinde görünür görünmez, yüzüne acayip bir neşenin aydınlığı vururdu. Bakışlarına yeni bir can gelir:
— E, ne haber; söyle bakalım, bugün ne haber? diye sorardı.
Hakkı Celis bu istenilen haberin harp cephelerinde dair olmadığını pekâlâ bilirdi. Ne Almanya’nın Şark ve Garp taarruzları, ne bizim müdafaa hatlarımız, Naim Efendi’nin vazifesinde değildi. Bunun içindir ki, ihtiyar adam:

  • Cevap: Bu sayfada soru bulunmamaktadır. 

10. Sınıf Düşler Yayıncılık Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 149 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

2025 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!