
9. Sınıf Tarih Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 134


“9. Sınıf Tarih Ders Kitabı Cevapları Sayfa 134 Meb Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
9. Sınıf Tarih Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 134
da önemli gelişme gösteren Hititler; Anadolu, Mezopotamya ve Mısır sanatlarını sentezleyerek kendi özgün sanat anlayışlarını oluşturmuşlardır. Yaptıkları çömlek ve heykellerde, fildişi nesnelerde, kabartma (Görsel 2.32) ve mühürlerde, madenden üretilmiş hayvan biçimli kaplarda Hitit kültürünün izleri görülmüştür.
Hititler hem çivi yazısı hem de hiyeroglif kullanmıştır. Mezopotamya’dan öğrendikleri çivi yazısyla kil tabletler üzerine yazılar yazmışlar, hiyeroglifi ise genellikle büyük yapılarda ve anıtlarda kullanmışlardır.
“Hitit dini her şeyden önce çok tanrılı bir dindir; panteonun içinde binlerce tanrı ve tanrıça vardır ve bunların pek çoğu ‘milli’ dinden değil, diğer kavimlerin dinlerinden alınmış yabancı kökenli tanrılardır. Hititler’in kendi anavatanlarından getirdikleri bir tanrı tipi yok gibidir (…) ‘Bin tanrılı’ Hitit panteonu deyimi biraz abartılıdır. Elbette ister kral, ister sıradan bir insanın aynı anda bin tanrıya tapınmasına, yani onlara kurban sunması ve ayinlerini yapması imkansızdır. ‘Bin Tanrı’ (UM DlNGlRMES) deyimi metinlerde, özellikle mektup, antlaşma, ayinler[de](…) ‘tüm tanrılar, binlerce tanrı’ anlamında kullanılmıştır. (…) Tanrı sayısının bu kadar kabarık olmasında kuşkusuz, birçok nesne eşyanın tanrısallaştırılmış olmasından kaynaklanmaktadır. (…)”
‘”(…) insan bedeni ölümden sonra yok olup gitse de, bedenden tamamen soyutlanan ruh, varlığını sürdürmeye devam ediyordu. Ruhları kara toprağın altına giden sıradan insanların aksine, krallar bu dünyada sürdükleri sefa yetmiyormuş gibi bir de öbür dünyada kendileri için ayrıcalıklı bir yaşam ortamı hazırlamışlardı: evet krallar öldükten sonra tanrı oluyorlardı ve tanrılar gök yüzünde oturduklarından, onların ruhu da göklere yükseliyordu (…)”
Günümüze kalmış olan sanat yapıtlarının çoğunluğu taş alçak-kabartmalardır. Bunlarda yer alan tanrı figürleri ağır ve statiktir, ama sanatçıların geleneklere körü körüne bağlı kalmadıkları sahnelerde, bir canlılık ve anlatım gücü kazanırlar. Karkamış alçak-kabartmalarının ilginç özellikleri vardır: Bunlarda savaş sahneleri, hayvanlar, fantastik hayvan biçimli yaratıklar görülür. En eski alçak-kabartmalar Hattuşaş yakınlarında bulundu: Hepsi büyük bir ustalıkla yapılmış hayvanlar, olağanüstü çiçekler görülür; devsel bir yabandomuzu, toprağa diz çökmüş ve yayıyla sakince nişan alan bir avcının üzerine atılmaktadır, yan tarafta boynuzları dal budak salmış bir geyik başını garip bir çiçeğe doğru eğmiştir. Hitit edebiyatına ilişkin olarak son derece az şey biliyoruz. Hititler yazılarını genellikle tahta tabletler üzerine yazıyorlardı, bu nedenle Hattuşaş kütüphanesinin büyük bölümü kaybolmuştur.”
- Cevap: Bu sayfada soru bulunmamaktadır.
9. Sınıf Meb Yayınları Tarih Ders Kitabı Sayfa 134 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.