“8. Sınıf İnkılap Tarihi Ders Kitabı Cevapları Sayfa 136 Semih Ofset Sek Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

8. Sınıf İnkılap Tarihi Ders Kitabı Cevapları Semih Ofset Sek Yayınları Sayfa 136

Mustafa Kemal gerçekleştirilen inkılaplardan memnun olmayanların sığınabileceği bir yer olarak gördüğü halifeliği cumhuriyet yönetimi için bir tehdit olarak görmekteydi. Halife Abdülmecit Efendi’nin gösterişli törenler düzenlemesi, yabancı ülkelerden heyetleri kabul etmesi, bütçeden daha fazla ödenek ayrılmasını istemesi Mustafa Kemal’i harekete geçirdi (Görsel 4.12). 1 Mart 1924’te meclisin açılış töreninde İslam dininin siyaset aracı olmaktan kurtarılması için halifeliğin kaldırılması gerektiğini belirtti. Meclisteki görüşmelerin ardından 3 Mart 1924 tarihinde kabul edilen kanunla halifelik kaldırıldı. Aynı kanunla Osmanlı hanedanının gelecekte halifelik iddiasında bulunmasını engellemek amacıyla yurt dışına çıkarılması kararı alındı. Bu kanunla laik devlet düzenine geçişte önemli bir adım atıldı.

5. Şeriye ve Evkaf Vekâletinin Kaldırılması (3 Mart 1924)

Osmanlı Devleti’nde vakıfların, medreselerin ve ibadethanelerin yönetimi, çıkarılan kanunların İslam hukukuna uygunluğunun denetimi Şeriye ve Evkaf Vekâleti (Bakanlığı) tarafından yerine getiriliyordu. 3 Mart 1924 tarihinde Şeriye ve Evkaf Vekâleti de kaldırıldı. Yasanın gerekçesinde “din ve ordunun siyaset cereyanları ile ilgili olması birçok sakıncalar taşıdığından, kaldırılmaları ve evkafın (vakıfların) bütün mallarının millete mal edilmesi” yer almaktaydı. Bu vekâletin yerine başbakanlığa bağlı dinî konularda halkımızı bilgilendirecek olan “Diyanet İşleri Başkanlığı” kuruldu. Vakıf malları ile ilgili düzenlemeler yapmak, onları korumak ve yaşatmak için de yine başbakanlığa bağlı “Vakıflar Genel Müdürlüğü” kuruldu.

6. Erkân-ı Harbiye Vekâletinin Kaldırılması (3 Mart 1924)

Osmanlı Devleti’nde ordu komutanı Harbiye Nazırı olarak hükümette görev yapmaktaydı. TBMM’de kabul edilen kanunla Erkân-ı Harbiye Vekâleti kaldırılarak ordunun komutası için Genelkurmay Başkanlığı oluşturuldu (Görsel 4.13). Genelkurmay Başkanlığının Bakanlar Kurulu dışına alınmasıyla ordu siyaset dışına alınmış oldu. Ordu mensuplarının siyaset yapmaları yasaklandı. TBMM’de askerî görevlerine devam eden milletvekillerinden askerlik ve milletvekilliği arasında tercihte bulunmaları istendi.

7. 1924 Anayasası’nın Kabulü (20 Nisan 1924)

Büyük Millet Meclisinin açılmasıyla bir anayasaya ihtiyaç duyulmuş ve 1921’de Teşkilat-ı Esasiye Kanunu kabul edilmişti. Teşkilat-ı Esasiye, Millî Mücadele sürecinde hazırlanmış, o dönemin ihtiyaçlarına cevap veren bir anayasaydı. Ancak 1921’den sonra saltanatın ve halifeliğin kaldırılması, cumhuriyetin ilanı gibi önemli gelişmeler yaşanmıştı. Teşkilat-ı Esasiye bu değişimlere ve halkın ihtiyacına cevap veremez hâle gelmişti. Bu amaçla yeni bir anayasanın hazırlanmasına başlandı. TBMM üyelerinden oluşan komisyonunun hazırladığı anayasa tasarısı 20 Nisan 1924’te kabul edildi. 1924 Anayasası’nda “Türkiye Devleti bir cumhuriyettir, dini İslam, dili Türkçe, başkenti Ankara’dır.” maddeleri başlangıç kısmında yer almış, kuvvetler ayrılığı ilkesi kabul edilmiştir. 1924 Anayasası 1961’de yeni bir anayasanın kabul edilmesine kadar bazı değişikliklerle yürürlükte kalmıştır. Zaman içerisinde 1928’de ‘Devletin dini İslam’dır’ ibaresinin çıkarılması, 1934’te kadınlara seçme ve seçilme hakkının verilmesi, 1937’de Atatürk ilkelerinin Anayasası’na dahil edilmesi gibi değişiklikler yapılmıştır.

• Cevap: Bu sayfada soru bulunmamaktadır.

8. Sınıf Semih Ofset Sek Yayınları İnkılap Tarihi Ders Kitabı Sayfa 136 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.