8. Sınıf İnkılap Tarihi Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 162

4.7 SAĞLIK ALANINDAKİ GELİŞMELER

Cumhuriyetin ilk yıllarında üzerinde önemle durulan konulardan biri de sağlık alanında yapılacak yeniliklerdir. Sağlıklı bir toplum yapısı ancak sağlıklı bireylerden meydana gelir. Devletlerin gelişmişlik düzeyleri için sağlık ve sosyal güvenlik alanında uyguladıkları politikalar önemli ölçü kabul edilir. Bu nedenle Mustafa Kemal sağlıkta yapılacak yeniliklere oldukça önem vermiştir.

Uzun süren savaşlar halkın yoksullaşmasına, hastalıkların artmasına ve yayılmasına neden olmaktaydı. Verem, sıtma, çiçek, veba gibi bulaşıcı hastalıklar cumhuriyetin ilk yıllarında ölümlere neden olmaktaydı. Bu yıllardaki mali kaynak yetersizliği ve ilaç üretimindeki sıkıntılar nedeniyle sağlık sektöründe dışa bağımlılık ortaya çıkmıştı. Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren, diğer alanlarda olduğu gibi sağlık alanında da önemli çalışmalar başlatıldı.

Devletin siyaset, ekonomi, eğitim ve sağlık başta olmak üzere birçok alanda kalkınmada başarı sağlayabilmesi için sağlıklı insan gücüne ihtiyaç vardı. Bu gerçeği gören Atatürk, sağlık hizmetlerinin devlet görevi olarak ele alınmasını ve modern bir yapıya kavuşturulmasını istedi. Hastalıkların halkta oluşturduğu çöküntü ve yıkımların önüne geçilmesi ve tedaviyle bu sorunların aşılması gerekiyordu. Bulaşıcı ve salgın hastalıklardan kurtulmak için verilecek mücadele, düşmandan kurtulmak için verilen savaş kadar önemliydi.

Sağlık alanında 1920 yılında önemli bir adım atıldı. Ülkenin sağlık ve sosyal yardım işlerini yürütmek için Sıhhiye ve Muavenet-i İçtimaiye Vekâleti (Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı) kuruldu. Sağlık Bakanlığına Dr. Refik Saydam getirildi (Görsel 4.49). Toplumun sağlık problemlerini çözümü için bir program hazırlandı ve hızla çalışmalara başlandı. İllerde sağlık müdürlükleri, ilçelerde hükûmet tabiplikleri kurularak sağlık hizmetleri tüm yurda yayıldı. Büyük şehirlerde numune hastaneleri açıldı. Hekim sayısı arttırılarak sağlık hizmetlerinin sorunsuz bir şekilde yürütülmesine çalışıldı. Ülkenin hekim ihtiyacını karşılamak için tıp fakülteleri açıldı. Yardımcı sağlık personelinin yetiştirilmesi için sağlık meslek liseleri kuruldu.

1930 yılında Umumi Hıfzıssıhha Kanunu çıkarıldı. Bu kanunla halkın sağlığını ve yaşamını korumak devletin önemli bir görevi sayıldı. Yine bu kanunla bulaşıcı hastalıklarla etkin bir şekilde mücadele etmek için Hıfzıssıhha Müessesesi kuruldu. Millî imkanlarla ülkenin aşı ve serum ihtiyacının karşılanmasına çalışıldı. Bulaşıcı ve salgın hastalıklarla mücadele için dispanserler, sanatoryumlar, veremle mücadele, seyyar tedavi teşkilatı gibi kurumlar açıldı. Sosyal devlet gereği yatağa bağımlı hastalara evlerinde ücretsiz bakım ve tedavi imkânı verildi.

Soru: Sağlıklı bireylerden oluşan bir toplumun devletin gelişmesindeki rolünü tartışınız.

Cevap: Sağlıklı bireyler, devletin ekonomik, eğitim ve askeri alanlarda kalkınmasını destekler. Üretken bir toplum oluşturur ve devletin maliyetlerini azaltarak gelişimine katkı sağlar.

Soru: Devletin sağlık alanındaki yükümlülükleri neler olabilir? Açıklayınız.

Cevap: Devlet, halk sağlığını korumak için hastane, dispanser ve sağlık ocakları açmalı, sağlık personelini eğitmeli ve bulaşıcı hastalıklarla mücadele etmelidir. Ayrıca ücretsiz aşı, tedavi ve sosyal destek hizmetleri sağlamalıdır.

8. Sınıf Meb Yayınları İnkılap Tarihi Ders Kitabı Sayfa 162 Cevapları ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.