8. Sınıf Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Ders Kitabı Sayfa 42 Cevapları Anka Yayınevi
8. Sınıf Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Ders Kitabı Cevapları Anka Kuşu Yayınevi Sayfa 42 ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
8. Sınıf Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Ders Kitabı Sayfa 42 Cevapları Anka Yayınevi
Medyenliler, bulundukları bölgenin coğrafi şartlarından faydalanarak geçitlere saklanıp ticaret kervanlarındaki yolculara tuzak kuruyorlar, insanların yollarını kesiyorlar ve onların mallarına zorla el koyuyorlardı. Her türlü haksızlığın ve kötülüğün yaygın olduğu bir dönemde Yüce Allah (c.c.), Hz. Şuayb’ı (a.s.) Medyenlilere peygamber olarak gönderdi. Bu konuda Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyrulur: “Med- yen’e kardeşleri Şuayb’ı (gönderdik). Dedi ki: Ey kavmim! Allah’a kulluk edin; sizin ondan başka tanrınız yoktur. Size Rabb’inizden açık bir delil gelmiştir. Artık ölçüyü tartıyı tam yapın, insanların mallarının değerini düşürmeyin, düzene sokulduktan sonra yeryüzünde bozgunculuk yapmayın. Eğer inananlar iseniz bunlar sizin için daha hayırlıdır.” Hz. Şuayb (a.s.) ısrarla, açık ve kararlı bir şekilde Medyen halkına uyarıda bulunarak şöyle dedi: “İnananları tehdit edip Allah yolundan alıkoyarak ve onu eğri göstermek maksadıyla her yolun başında (pusu kurup) oturmayın. Düşünün ki siz az sayıdaydınız, sonra o (Allah) sizi çoğalttı. Bozguncuların sonunun nasıl olduğunu da düşünün!”
Bu ayetten anlaşılacağı gibi azgın, inkârcı ve kibirli Medyenliler, Allah’a (c.c.) inanan insanlara baskı yapıyorlar, onları korkutup dinlerinden çevirmeye çalışıyorlardı. Allah’ın Peygamberi ne söylerse söylesin, hangi uyarıyı yaparsa yapsın Medyenliler bir türlü onun çağrısını kabul etmiyorlardı. Üstelik Medyenliler, “Ey Şuayb! Söylediklerinin çoğunu anlamıyoruz, ayrıca aramızda seni zayıf görüyoruz! Eğer kabilen olmasaydı seni mutlaka taşlayarak öldürürdük. Bizim karşımızda sen güçlü biri değilsin, dediler.” Buna karşılık Hz. Şuayb (a.s.) onları şöyle uyardı: “…Ey kavmim! Size göre benim kabilem Allah’tan daha mı hatırlı ki onu arkanıza atıp unuttunuz. Şüphesiz ki Rabb’im yaptıklarınızı kuşatmıştır.” Hz. Şuayb (a.s.) Medyenlileri açık açık uyarıp hak dine ve doğru yola çağırdıkça onlar iyice kibirlenip küstahlaştılar. Üstelik Allah’ın gönderdiği peygamberi engellemekten ve onu tehdit etmekten de vazgeçmediler.
Hz. Şuayb (a.s.) yine de onları Allah’a (c.c.) kulluk etmeye, insanlara saygılı olmaya, bozgunculuktan uzak durmaya çağırdı. Fakat Medyenliler bu çağrıyı kabul etmediler. Bunun üzerine Hz. Şuayb (a.s.), çaresizlik içerisinde Medyenlilere, “Ey kavmim! Elinizden geleni yapın! Ben de yapacağım! Kimin başına aşağılayıcı bir azap geleceğini ve (böylece) yalancının kim olduğunu yakında öğreneceksiniz! Bekleyin! Ben de sizinle beraber beklemekteyim, dedi.” Daha sonra da o, kendisini dinlemeyen bu inkârcı kavimden uzak durdu. “…Ey kavmim! dedi. Ben size Rabb’imizin gönderdiği gerçekleri duyurdum ve size öğüt verdim. Artık kâfir bir kavme nasıl acırım!” Başkalarına zulmeden, şirk, haksızlık, adaletsizlik, hile vb. kötülüklerden vazgeçmeyen Medyenliler için artık yapacak bir şey kalmamıştı. Bu sebeple Yüce Allah (c.c.) da onları büyük bir sarsıntıyla helak etmiştir. A’râf suresinde, “Nihayet o şiddetli deprem onları yakalayıverdi de yurtlarında yere serilip kaldılar.” buyrularak bu durum açıkça ifade edilmiştir. Yaşanan felaketten Hz. Şuayb (a.s.) ve ona inananlar kurtulmuştur. Bu konuyla ilgili olarak da Kur’an’da şöyle buyrulmuştur: “Emrimiz gelince
- Cevap: Bu sayfada soru bulunmamaktadır.
8. Sınıf Anka Yayınevi Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Ders Kitabı Sayfa 42 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.
