
7. Sınıf Din Kültürü Ders Kitabı Cevapları Erkad Yayınları Sayfa 140


“7. Sınıf Din Kültürü Ders Kitabı Cevapları Sayfa 140 Erkad Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
7. Sınıf Din Kültürü Ders Kitabı Cevapları Erkad Yayınları Sayfa 140
Alevilik Bektaşilikte farklı zaman ve durumlarda söylenen birçok gülbank bulunmaktadır. Sünnet, ikrar, nikâh, lokma, çerağ, musahiplik, tövbe ve nevruz gülbankleri bunlara örnek gösterilebilir. Alevilikte yemeklerin ardından yapılan sofra duasından başka bir de yemek esnasında yapılan lokma duası vardır. Lokma duası, hazırlanan yemeklerin sofralara konulmadan önce dedeye ikram edilmesiyle başlar. Dede yemeğin tadına baktıktan sonra şükür duası yapar ve yemeği hazırlayanlara dua eder, bu duaya lokma duası denir. Lokma duasının ardından pişen yemekler sofralara konur ve yenir.
Hızır ve Muharrem Orucu Hızır Orucu
Alevilik Bektaşilikte Hızır orucuna çok önem verilmektedir. Şubat ayının 13, 14 ve 15. günlerinde tutulmaktadır. Hızır orucu gece yarısı başlayıp, ertesi gün akşama kadar hiçbir şey yiyip içmeden tutulur. Bu oruç, Hz. Ali (ra) ile Hz. Fatıma’nın (ra) başından geçen şu olaya dayandırılır:
Hz. Hasan (ra) ve Hz. Hüseyin (ra) bir gün hastalanır. Hz. Fatıma (ra), üzgün bir durumda babasına gider ve çocukların hasta olduğunu haber verir. Hz. Muhammed (sav) torunlarına hasta ziyaretine geldiğinde onları bitkin bir hâlde görür. Hz. Peygamber, torunlarının şifa bulması için dua eder. Çocukların iyileşmeleri hâlinde kızı Hz. Fatıma (ra) ve damadı Hz. Ali’ye (ra) üç gün oruç tutmalarını tavsiye eder. Çocuklar Allah’ın (cc) izniyle iyileşir. Ebeveynleri bunun üzerine üç gün adak orucuna niyet eder. Hz. Ali (ra) gün boyu çalışarak eve biraz yiyecek getirir. Getirilenlerle Hz. Fatıma (ra) azıcık yemek yapabilir. Oruçlu oldukları ilk günün akşamı iftar etmek üzere iken kapılarını çalan bir yoksul, çok aç olduğunu belirterek onlardan yiyecek bir şeyler ister. İftarlıklarını tereddüt etmeden yoksula verirler. Kendileri aç bir şekilde akşamlarını geçirirler. Gece yine oruca niyet ederler. Hz. Ali (ra) o gün de çalışır ve eve azıcık bir şeyler getirir. Hz. Fatıma (ra) ve Hz. Ali (ra) ikinci gün yine azıcık yiyecekleriyle iftar etmeye hazırlanırlarken kapıları çalınır. Kapılarını açtıklarında yetim olduğunu söyleyen biri onlardan üç gündür aç olduğunu belirterek yiyecek bir şeyler ister. Evde hazırladıkları yemeği yetime verirler. Hz. Ali (ra) ile Hz. Fatıma (ra) o akşam da aç kalıp gece yine oruca niyet ederler. Üçüncü gün de aynı şekilde geçer. Akşam olunca tam iftar saatinde kapıları tekrar çalınır. Bu defa kapılarına esir olduğunu belirten biri gelir ve yiyecek bir şeyler ister. Hz. Ali (ra) ile Hz. Fatıma (ra) da yine hazırladıkları yiyecekleri esire verirler. Böylece üç gün boyunca oruçlarını suyla ve tuzla açarlar.
Üçüncü günün akşamı Hz. Muhammed (sav) kızının evine ziyarete gelir. Hz. Ali’ye (ra) orucunun nasıl geçtiğini sorar. Onlar da başlarından geçenleri Hz. Peygamber’e anlatırlar. Anlatılanları dinledikten sonra Hz. Peygamber, Hz. Ali’ye (ra) gelenlerin kim olduğunu, onları tanıyıp tanımadığını sorar. Hz. Ali (ra) “Size malum ey Allah’ın (cc) elçisi.” der. Bunun üzerine Hz. Muhammed (sav), “Üç gün boyunca kapınıza fakir, yetim ve esir olduğunu belirten kişinin üçü de Hızır idi. Allah, sizin sabrınızı sınamak için, Hızır’ı görevlendirmişti.”buyurur.
- Cevap: Bu sayfada soru bulunmamaktadır.
7. Sınıf Erkad Yayınları Din Kültürü Ders Kitabı Sayfa 140 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.