12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 42

“12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Sayfa 42 Meb Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 42

1980’li yıllarda gerek ülkedeki gerek dünyadaki değişimler edebiyatta yansımalarını gösterir. Hikâyelerde ideal olandan çok, yaşanan gerçeklik gündeme getirilir. Eserlerde politik söylemden uzaklaşılırken biçim kaygıları ve çok katmanlı bir anlatım öne çıkar. Bu türde öz eleştiri, yalnızlık, zaman, hesaplaşma, bunalım, dinî duyarlılık, yüzleşme gibi temalar yaygınlık kazanır. Okuduğunuz metinde de görüldüğü gibi 1980 sonrasında geleneksel birikimi değerlendiren, İslami duyarlılıkla hikâye anlatma geleneğini günümüz dili ile ifade eden bir hikâye anlayışı söz konusudur. Bu anlayışla eser veren sanatçılar arasında Mustafa Kutlu, Rasim Özdenören, Bahaeddin Özkişi gibi isimler yer alır.

1990’lı yılların hikâyecilerinde bazı benzer yanlar bulunsa da ortak bir edebî anlayış görülmez. Ancak eserlerde yalnızlık, zaman, bireyin iç çatışmaları, düş-gerçek ve hayat-kurgu ikilemi ortak bir zemin oluşturur. Bu dönem hikâyecilerinde modernizm, postmodernizm gibi anlayışların etkileri görülmeye başlar. 2000’li yıllarda eser verenler de 1980 kuşağının ve sonrasının hikâyecileridir. Bu dönem hikâyelerinde yaygın bir çeşitlilik, farklılık, bireysel çıkışlar ve yenilikçi arayışlar dikkat çeker.

Metni Anlama ve Çözümleme

Soru: 1) Okuduğunuz metinden alınan “Gökdelenler, nükleer başlıklar büyüdükçe biz köşemizde büzülüyoruz.” cümlesindeki altı çizili kelimenin anlamını kullanıldığı cümlenin bağlamından hareketle tahmin ediniz. Tahminlerinizi TDK’nin Türkçe Sözlüsünden kontrol ediniz.

• Cevap:

Büzülmek (tahminim): Küçülmek, içe kapanmak.

Büzülmek (TDK Sözlük): Korku, şaşkınlık, soğuk vb. etkenlerle bir kenara sinmek.

Soru: 2) Okuduğunuz metindeki anlatıcının kişilik özelliklerinden üçünü söyleyiniz.

• Cevap:

• Geçmişe özlem duyuyor ve eski günleri hatırlıyor.

• Çevresindeki insanları ve detayları dikkatle inceliyor.

• Yaşadığı anılardan etkileniyor ve duygusal bağ kuruyor.

Soru: 3) Okuduğunuz metinden anlatıcının, mekânı geçmişte ve günümüzde nasıl algıladığını ifade eden ikişer cümle örneği söyleyiniz.

• Cevap:

Geçmişte mekânı algılaması:

“Aman Allahım, ne büyük bir meydandı bu Buğday Meydanı.”

“O ucu bucağı belirsiz çöl.”

Günümüzde mekânı algılaması:

“Bakıyorum da şimdi ne kadar ufak gözüküyor gözüme o koooca Buğday Meydanı.”

“Dünyayı küçültürken kendimizi de küçültüyoruz.”

Soru: 4) Okuduğunuz hikâye, Dergâh dergisinin arka kapağında aşağıdaki fotoğraf ile yayımlanmıştır. Buna göre

• Cevap:

Soru: a) Sizce bu fotoğraf yazılan metin için mi çekilmiştir yoksa metin bu fotoğraf için mi yazılmıştır? Düşüncelerinizi gerekçeleriyle açıklayınız.

• Cevap: Bence metin fotoğraf üzerinden yazılmış gibi görünüyor. Çünkü anlatıcı fotoğrafa bakarak geçmişi hatırlıyor ve o anıları anlatıyor. Fotoğrafın detaylarıyla hikâyesini bağdaştırarak duygusal bir anlatım yapıyor. Fotoğraf anıları canlandırmak için bir tetikleyici olmuş olabilir.

Soru: b) Mustafa Kutlu, eserlerinde hem içerik hem biçim yönünden gelenekle bugün arasında yaşanan kırılmanın önüne geçmek için kendisine bir köprü işlevi yükler. Siz fotoğrafa baktığınızda geçmişle bugün arasında nasıl bir bağ kurabilirsiniz? Anlatınız.

• Cevap: Fotoğrafa baktığımda geçmişteki sakin ve doğal yaşam ile günümüzün hızlı ve modern dünyası arasında bir bağ kurabilirim. Geçmişte insanlar doğayla ve çevreleriyle daha iç içe, sade bir yaşam sürerken bugün teknoloji ve beton yapılar hayatımızı hızlandırdı.

Soru: c) Okuduğunuz metinde anlatıcı, fotoğrafın her şeyi göstermeyeceğini söylüyor. Fotoğrafın göstermediği ama anlatıcının dile getirdikleri nelerdir? Bunları dile getirirken anlatıcının hangi duyguların etkisinde olduğunu söyleyebilirsiniz?

• Cevap: Anlatıcı, fotoğrafın göstermediği şeyler olarak, meydandaki sesleri, suyun serinliğini, sineklerin vızıltısını ve eski anılarını dile getiriyor. Bu detaylar, fotoğrafta görünmese de anlatıcı bunları canlı bir şekilde hatırlıyor. Anlatıcı bu sırada nostalji, özlem ve biraz da hüzün duygularının etkisinde.

12. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 42 Cevapları ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.