12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 166
“12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Sayfa 166 Meb Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 166
Gözlerimi açtım. Oda boş. Yağmur yağıyordu hâlâ kara battaniye ile örtülü pencere camları arkasında. Yağmurun şırıltısı demincek Almira’nın kulağıma fısıldadığı kelimeleri tekrarlıyordu sanki. Yalnızdım. Ama korkmuyordum. Üşümüyordum da.
Sonunda Haluk dayanamayıp dışarı çıkar. Gördükleri karşısında büyük bir şaşkınlık yaşar. Çünkü Almanlar her tarafı işgal etmiş ve Kırım’da büyük bir zulme başlamışlardır. Haluk apartmana dönmek ister ama apartmanın bıraktığı gibi olmadığını, Almanlar tarafından binaya el konulduğunu görür. Ayrıca döndüğünde Almira’nın, kendisini getirdiği apartmanın aslında Almira’ya ait olduğunu, onun bir ayakkabıcı olan Aron Hofman’ın kızı olduğunu ve diğer pek çok kişi gibi Almira’nın da Almanlar tarafından götürüldüğünü öğrenir. Büyük bir şaşkınlık yaşayan Haluk, hikâyelerin bulunduğu küpü alıp Fontannayadan ayrılır. Çünkü Fontannaya insanların olmadığı, savaşın ortasında kalmış, üşüyen bir sokaktır.
Metin ve Türle İlgili Açıklamalar
Okuduğunuz metin, Kırım’ın bir dönemine tanık olan, Kırım edebiyatının tanınmış yazarlarından Cengiz Dağcı’nın Üşüyen Sokak adlı romanından alınmıştır. Yazar, eserinde II. Dünya Savaşı yıllarında Almanların Kırım’ı işgal etmesini, bu işgalin insanlarda ve şehirde yarattığı yıkımı anlatmıştır. Yazarın bu eserinde Haluk gençlik çağındadır. Cengiz Dağcı, Üşüyen Sokak adlı eserinde diğer romanlarından farklı teknikler denemiş ve böylece yeninin peşinde olduğunu göstermiştir. Yazar, romanın kahramanı Haluk’un sürgün ve baskılarla sıkıştırılan Kırım toplumu içinde kendini tanımasını ve yaşadığı içsel çatışmayı anlatmıştır. Bu çatışmayı işgalci askerler tarafından kuşatılmış bir caddedeki apartman dairesinin penceresinden yansıtır.
Türkiye dışında yaşayan Kazak, Azerbaycan, Türkmen, Özbek, Tatar, Kırgız, Kırım gibi tüm Türk halklarını içine alan edebiyat, Türk dünyası edebiyatı olarak adlandırılmaktadır. Bu boylar, uzun bir süre Sovyetler Birliği hâkimiyetinde varlık göstermişler; bu durumdayken bile dil ve anlatım yönünden sağlam eserler vermeyi başarmışlardır. Ancak eserlerinde Rus edebiyatından etkiler de görülmektedir. Sözü edilen Türk cumhuriyetlerinin pek çoğu, Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla bağımsızlıklarını ilan etmişler ve bu bağımsızlık anlayışı eserlerine de yansımıştır.
Türk dünyası edebiyatında şiir, hikâye, roman, tiyatro gibi çeşitli edebî türlerde yazılmış eserler bulunmaktadır. Bu eserlerin ortaya çıkışında halk kültürünün etkisi büyüktür. Çünkü eserlere bakıldığında halkın sözlü ürünlerinden olan efsanelerin, halk hikâyelerinin, destanların vb. etkilerine rast-
- Cevap: Bu sayfada soru bulunmamaktadır.
12. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 166 Cevapları ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.