

11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Gizem Yayınları Sayfa 58

“11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Sayfa 58 Gizem Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Gizem Yayınları Sayfa 58
Hacı Türkçe konuşamıyordu. Benim Antakyalı olmadığımı anlayınca dudakları susmuş, gözleriyle konuşmak istemişti. (…) “Hayır Hacı” dedim; “Başka gazete istemiyorum. O yirmi beş kuruş senin olsun…”
Konuşması gibi zorlanmış bir hareketle boynuna asılı gazete yığınını da zorlayarak kalktı. Yirmi beş kuruşu uzattı: “Ben almayajak!”
Yirmi beş kuruş benimle Hacı’nın arasında, Hacı’nm parmaklarındaydı. Ve Hacı’nın beyazlı siyahlı ceylanımsı kavruk gözleri bana dikilmişti; utanmış, ayıp bir iş yapmış, küçülmüş gibiydi. Sol yanımızda Antakya’nın o karmakarışık Şark çarşısı (…) koyu bir Arapçayla harıl harıl kaynaşıyor; sağ yanımızda yüzyıllardır tenbel ve bulanık akan Asî Nehri, yine öyle, sularını sürüklüyordu. Ve Hacı, fazladan verdiğim 25 kuruşu karşılıksız olarak almak istemiyordu; geri uzatıyordu. Bir kekemeden daha ağır, yüklü bir vinç direnişi içinde zorlukla Türkçe konuşmağa çalışıyor ve: “Sen gazete almajak, ben almayacak baara” diyordu.
Bu sefer ben utanmıştım. Parayı geri alıp almamak arasında ikircikliydim. Beni getiren ve az ötemizde bir tanıdığıyla konuşan şoför Sami’yi çağırdım. Sami, yumuşak bir Arap aksam ve sevimli bir Akdeniz adamı sıcaklığıyla: “Necati Beğ?. Ne olduuu?” diye geldi. Hacı’nın, halâ 25 kuruşu bana doğru uzatmış olarak tutan elini gösterdim ve olanları anlattım. Daha, Sami konuşmadan Hacı düzgün ve çabuk bir Arapça ile Sami’ye, bu parayı mutlaka geri almam gerektiğini söyledi. “Peki” dedim; “Bir şartla parayı geri alırım. Beni evine götürsün.”
Hacı, Türkçe konuşamıyordu ama anlıyordu. Sami’ye, biraz sert ve canı sıkılmış bir çocuk kızgınlığı içinde evlerine gidip de ne yapacağımı sordu. “Evlerinin nasıl olduğunu görmek istiyorum” dedim; “Ne yer ne içerler; evde de Arapça mı konuşurlar, kardeşleri var mıdır? Anası babası evde ne yaparlar?…”
Hacı’nın gözleri sinirlendi. Karaesmeryüzü bulandı. O bulanıklık içinde Sami’ye, Antakya’nın aşağılarını gösterdi. Orada otururlarmış; bir gözcük, çalıçırpıdan evleri, kendinden küçük iki kardeşi varmış. Babalarının yüzünü pek az görürlermiş. Sami bunu söylerken bir tuhaf sırıtıp göz kırptı nedense. Hacı beni evlerine götürecekmiş götürmesine ama şimdi olmazmış; şimdi bu gazeteleri satması gerekmiş. Satmazsa para kazanamazmış. Para kazanamazsa?…
Evet, Hacı para kazanamazsa; Antakya’da Asî Nehri eskidenberi zengin ve muhteşem akmış, Amik Ovası bir altun güneş olup bütün pamukçulara zengin ışıklarını dökmüş kaç para ederdi? Hacı para kazanamazsa avuç dolusu şeker şerbetler içindeki ığıl ığıl sıcak bir künefenin ne tadı olurdu?
Evet Hacı’nın para kazanması gerekti her şeyden önce, ama, benim de Hacı’nın evini görmem gerekti. “Hacı…” dedim; sesimi iyice yumuşatmış, garipsetmiştim. Hacı’nın aksam ve vurgulu Arap şivesiyle konuştum: “Ben yabajiii… uzaktan geldi. Garip. Sana olmak istiyor misafir…”
Misafir? Hacı’nın çevresinde herşeyin durduğunu hiss ettim: Asî Nehri’nin, Antakya’nın, bütün Amik Ovası’nın. Gözleri, sıcak bir künefe yumuşaklığı ve tatlılığıyla bir bana bir Sami’ye baktı. Sonra sağa sola, dükkânlara… birinde durdu. Gözleri o dükkânda olduğu halde kalktı. O şişman, kendisinden daha ağır gazeteler birden hafiflemiş gibiydi. Adama bir şeyler anlattı ve dükkân sahibinin itirazını dinlemeden koşup bana geldi, elimden tuttu. “Fad dalu…” dedi; “Buuuyur…”
“Ama Hacı?” dedim; “Gazeteler?…”
“O âdem satajak” dedi; “Sen benim misafir… seni gezdirejek Anteke’de. Seni edejek misafir ben!”
Antakya küçülmüş, küçülmüştü. Yüzyıllardır akan Asî Nehri, zengin Amik Ovası küçülmüş, küçülmüştü. Bütün bu küçüklük içinde bir tek Hacı, elimden tutan Hacı büyümüştü; kocamandı; dev gibi!
Mustafa Necati Sepetçioğlu, Abdürrezzak Efendi (Metnin orijinal yazım ve noktalamasına uyulmuştur.)
(Kısaltılmıştır.)
- Cevap: Bu sayfada soru bulunmamaktadır.
11. Sınıf Gizem Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 58 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.
Yeni Yorum