Evvel Cevap
11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Gizem Yayınları Sayfa 169
11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Gizem Yayınları
11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Gizem Yayınları Sayfa 169

“11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Sayfa 169 Gizem Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Gizem Yayınları Sayfa 169

FIKRA İLE SOHBET ARASINDAKİ FARKLAR

Yazarın amacı açısından fıkra ile sohbet arasında farklar vardır. Fıkrada yazar, bir düşünceye bağlı olarak okur kitlesini yönlendirmeye çalışırken sohbette kişisel duygu ve düşüncelerini okurla paylaşmaya çalışır. Üslup açısından da fıkra ile sohbet arasında fark vardır. Sohbette yazar, okurla sohbet ediyormuş gibi karşılıklı konuşma üslubunu kullanırken fıkrada bu üsluptan yararlanmaz. İçerik açısından fıkra geleceğe kalma şansına pek sahip değilken sohbet daha çok okunabilme özelliğine sahiptir.

CUMHURİYET ÖNCESİ TÜRK EDEBİYATINDA FIKRA

Gazete çevresinde gelişen bir metin türü olan fıkra, gazeteciliğin ülkemize girmesiyle görülmeye başlanan bir türdür. Fıkra da sohbet türü gibi edebiyatımıza Tanzimat Dönemi’nde girmiştir. Bu dönemde Şinasi, Namık Kemal, Ahmet Mithat Efendi gibi sanatçılar yazılarında o dönemde güncel olan hak, hukuk, adalet, hürriyet, eşitlik, kanun gibi konuları ele almışlardır. Sonraki dönemlerde de Hüseyin Cahit Yalçın, Ahmet Rasim, Ahmet Haşim, Refik Halid Karay, Hüseyin Rahmi Gürpınar, Ziya Gökalp gibi edebiyatımızın önde gelen yazarları fıkra türünde metinler yazmışlardır.

Metni Anlama ve Çözümleme

Soru: 1) Kış adlı metnin yazıldığı dönemin gerçekliğini yansıtan unsurlarına örnek veriniz.

  • Cevap: Metinde Avrupa’daki şehirlerle karşılaştırma yapılması, kadınların kürk giyme isteği, caz müzik ve otel salonlarındaki eğlenceler, dönemin modern yaşamını yansıtan unsurlardır.

Soru: 2) Okuduğunuz metnin yazarının mizahi bir üsluba sahip olduğunu söyleyebilir misiniz? Örneklerle açıklayınız.

  • Cevap: Yazarın mizahi bir üslubu var diyebiliriz. Mesela, kışın geç gelmesini Paris ve Londra ile yarış gibi görmesi ve grip virüslerini maskeli düşmanlar olarak anlatması mizahi bir dille yazılmış.

Soru: 3) Okuduğunuz metinden yazarın yer yer şiirsel söylemden yararlandığı bölümlere örnekler vererek bunun metne katkısını değerlendiriniz.

  • Cevap: “Kışa mahsus o sıcak ve kırmızı parıltılar” ve “mevsimi geçmiş meyvelerin acınacak hali” gibi ifadeler şiirsel. Bu tarz ifadeler, metni daha canlı ve duygusal kılıyor.

Soru: 4) Okuduğunuz metinden fıkra türünün hangi özelliklerini çıkarabilirsiniz?

  • Cevap: Fıkrada günlük hayattan bir konu ele alınmış, kişisel düşünceler var ve kanıtlanma çabası yok. Yazarın samimi ve doğal bir üslubu var.

Soru: 5) Kış adlı metinden alınan aşağıdaki parçada altı çizili kelimeler günümüzdeki yazım kurallarının dışında yazılmıştır. Bunları inceleyip siz de metinden dilin standart dışı kullanımlarına örnekler gösteriniz. Bu durum yazarın tercihi midir, dönemin özelliği midir yoksa yazım hatası mıdır? Düşüncelerinizi belirtiniz.

İki üç günden beri sert bir kış rüzgarı esiyor. Gökyüzü karardı. Yağmurlar dinlenmeden yağıyor. Akşam karanlığında sokak ışıkları, kışa mahsus o sıcak ve kırmızı parıltılarını aldılar. Hâsılı, insanı düşünmeğe, toplanmağa ve kendinden zevk almağa sevkeden ıslak mevsim, şimdi hava ve ışığımıza hakim bulunuyor.

  • Cevap: “Düşünmeğe, toplanmağa, almağa” gibi kullanımlar eski yazım kurallarına göre yapılmış. Bu, dönemin dil yapısından kaynaklanıyor, yazım hatası değil. Ayrıca “sevkeden, kıt’asına, dökmeği, ölmeği” gibi kelimelerde de benzer durumlar var.

Soru: 6) Kış mevsimine sizin yaklaşımınızla yazarın yaklaşımını karşılaştırırsanız neler söyleyebilirsiniz?

  • Cevap: Ben kışın gelmesini daha çok tatil ve eğlence ile ilişkilendiririm. Ama yazar kışı, modern şehir hayatı ve doğa arasındaki çelişkiler üzerinden anlatmış.

Soru: 7) Kış adlı metni Tatlı Dile Dair adlı metinle yazarın amacı, hedef kitle ve üslup yönünden karşılaştırınız.

  • Cevap: “Tatlı Dile Dair” daha çok dil ve konuşma üzerine yazılmış bir metindir. “Kış” metni ise mevsimler ve şehir hayatını ele alır.

Soru: Günlük gazetelerden fıkra örnekleri bulunuz. Beğendiğiniz örneklerden birini öğretmeninizin onayını alarak sınıfınızda okuyunuz.

  • Cevap:

DİLİMİZ DİLDEN GİDİYOR

Bir önlem alınmazsa Türkçemiz iyice yozlaşacak ve 50 yıl sonra gelen nesil bile bugün yazdıklarımızı anlayamayacak. İnsanlar, yabancı bir dile ait sözcükleri kullanarak modernleştiğini sanıyor; oysa kendi öz dilini yok ediyor; ama farkında bile değil.

Halis muhlis Türkçesi dururken, yabancı sözcükleri kullanmak nedir anlamak mümkün değil doğrusu. Geçenlerde bir yemeğe davetliydim. Yakın bir aile dostunun evinde masada yemekteydik. Ne olduysa oldu, elimdeki su bardağı yere düşüverdi. Dolayısı ile canım sıkıldı biraz. Aile dostumun beni teselli etmek için sarf ettiği ifade aynen şuydu: ”Relax ol, problem yok.” Hadi problemi anladım da bu relax ol da neyin nesiydi. Dilimizde karşılığı yok muydu? Elbette vardı; fakat o bunu tercih etmişti.

Velhasılı, dilimiz elden gidiyor, buna bir çare bulmamız lazım. Özellikle Türk Dil Kurumunun bununla ilgili ciddi önlemler alması, konuyu araştırması gerekir diye düşünüyorum. Türkçe, ağzımda anne sütü gibidir diyen şairimizin söylediğini boşa çıkarmayalım. (Ayşenur CANCAN)

11. Sınıf Gizem Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 169 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

Ders ve Çalışma Kitabı Cevapları
Benzer İçerikler

Yeni Yorum