![](/wp-content/uploads/2022/10/kitap-uygulama.gif)
11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 259
![](/wp-content/uploads/2021/06/11-sinif-turk-dili-ve-edebiyati-beceri-temelli-etkinlik-kitabi-cevaplari-sayfa-259.png)
![](/wp-content/uploads/2022/10/youtube-uygulama.gif)
11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 259 Cevapları Meb Yayınları‘na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 259
Aşağıdaki metni okuyunuz ve soruları cevaplayınız. (Metin, aslına sadık kalınarak alınmıştır.)
İki Sır
(…)
Dünyada ne kadar insan vardır ki ufak üzüntüleri, dişlerini biraz sıkınca pekâlâ katlanabilecekleri sıkıntıları bir felaket olarak karşılarlar. Telaşlanırlar; derin kederlere kapılırlar; hayattan soğurlar; derhal ölümü düşünmeye başlarlar. Böyle insanlar bu fani dünyada misafirlik etmeye layık değildirler.
Bu dünya şüphesiz büyük, üstelik güzel, hem de çok güzel bir misafirhanedir. Fakat bu büyüklüğün, bu güzelliğin içinde rahatsızlıklar vardır; üzüntüler, sıkıntılar vardır. Dünya bizim istediğimize göre, bizim havamızca dönmez; kendi istediği gibi ve kendi havasınca döner. Gecesi ve gündüzü bizim için değil, kendisi içindir. Birçok sırlarından da bizi haberdar etmez.
Elbette ki sözlerimle felaketleri umursamayınız demek istemiyorum. Fakat gündelik hayatınızda başınıza gelebilecek felaketleri tahammül edilmesi ve giderilmesi mümkün bir sıkıntı olarak karşılayabilirsiniz. “Mahvoldum, bittim, artık ben bunun altından kalkamam” gibi düşüncelere zihninizi kaptırmayabilirsiniz. Çünkü bu dünyanın en dayanıklı mahlûklarından biri ne fildir, ne devedir, insandır. İnsanoğlu bir bakıma cam gibi, ufak bir çakıl taşının çarpışına dayanamayıp çıt diye ikiye bölünecek kadar zayıf, fakat bir bakıma da tabiatın en sert darbeleri altında asırlık ağaçlardan daha dayanıklı bir mahlûktur. Fakat meselenin düğüm noktası, gelecek olan darbelere karşı hazırlıklı olmasında toplanır.
Yağmur bulutları havada toplanınca şemsiyenizi alıp sokağa çıkmanız gibi hayatta başınıza gelecek her şeye karşı da ruhen hazırlıklı olmalısınız. Bu ruh hazırlığı; felaketler karşısında şaşırıp kalmamanızı, fırtınada tersine dönmüş bir şemsiye haline gelmemenizi mümkün kılar.
(…)
Her şey geçer, her şey gider. Nehir alabildiğine akıp giderken bu gidişe dayanamayan taşları da beraber götürür. Ama dayanabilenleri de yerinden sökemez; üzerinden aşmaya ve yolunu çevirmeye mecbur kalır.
Hayatta sıkıntılara, üzüntülere, kederlere dayanamayanlar da yuvarlanmaya mahkûmdur. Bugünkü üzüntüler olmazsa yarınki kederler onları perişan edecektir. Fakat bir kere bütün bunları, misafir olduğumuz dünyanın tabii halleri olarak kabul ettik mi, hele olduklarından büyük ve ehemmiyetli görmemeye alıştık mı misafirhanenin neşeli sakinleri arasında yerimizi peyledik demektir. Dünya kendi havasınca döner ama kuvvetli insanlar o havayı kendi lehlerine değiştirmeye muvaffak olurlar. İçinde yaşadığımız dünya bugün insanlara dünden daha mülayim ise bu, o kuvvetli insanların eseridir.
Şevket Rado, Eşref Saat
1. Sizce yukarıdaki metne hangi başlıklar konulabilirdi?
- Cevap: Olası Cevaplar: Mutluluğun Sırrı, Yaşam Bir Armağandır, vb.
11. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 259 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.