Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA
10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Kavram Öğretimi Kitabı

10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Kavram Öğretimi Kitabı Cevapları Sayfa 138

“10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Kavram Öğretimi Kitabı Cevapları Sayfa 138” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Kavram Öğretimi Kitabı Cevapları Sayfa 138

ANI, HİKÂYE, ROMAN İLİŞKİSİ

Yönerge: Aşağıdaki metinleri okuyunuz. Metinlerden hareketle soruları cevaplayınız.

Bilgi Notu: Anı, başlı başına edebî bir tür olmasına rağmen hikâye ya da roman türüne kaynaklık edebilir. Yazarın yaşadığı veya tanık olduğu bir olay hikâyeye veya romana konu olabilir. Bu tür eserlerde birinci kişili anlatım kullanılır. Ömer Seyfettin’in Kaşağı, İlk Namaz; Orhan Kemal’in Sağ İç gibi hikâyeleri ve Peyami Safa’nın Dokuzuncu Hariciye Koğuşu romanı anı türünden yararlanılarak yazılmıştır.

I. Metin

ATATÜRK HAKKINDA HATIRALAR VE BELGELER

Atatürk’ün Son Günleri

(…)
Son aylarda oraya bir nöbet defteri koydurmuştum. Her günkü sağlık durumu bu deftere kaydedildiği gibi, Atatürk’ün yanına girenlerin, ne kadar müddetle yanında kaldıkları da işaret ediliyordu. Çünkü doktorların önerilerine göre, kendisinin çok yorulmaması gerekiyordu. Daima konuşmak ve dinlemek âdetinde olan bir insan için, bu halin çok sıkıcı olduğuna şüphe yoktu. Ben, her gün gazeteleri okuyor ve özetleri kendisine söylüyordum. Bazen hikâye ve seyahatname şeklinde okuduğum kitapları da anlatıyordum. Bunların bir kısmını anlatır ve yorulmasın diye geri kalan kısımlarına başka günler devam ederdim. Hastalık günlerinde, günlük haberleri ve ayrıca resmî bilgiler kendisine verildikçe, yeni siyasi ve askerî gelişmeler üzerinde düşünce ve görüşlerini ifade eder ve gelecek için ulusça kuvvetli olmamızı dilerken, dünya barışının sarsıntıda olduğuna işaret eder ve endişe duyardı.
(…)

Afet İnan, Atatürk Hakkında Hatıralar ve Belgeler

II. Metin

KAŞAĞI

(…)
At, ahır işlerinde yalnız tımarı beceremiyordum. Boyum atın karnına bile varmıyordu. Oysa en keyifli, en eğlenceli şey buydu. Sanki kaşağının düzenli tıkırtısı Tosun’un hoşuna gidiyor, kulaklarını kısıyor, kuyruğunu kocaman bir püskül gibi sallıyordu. Tam tımar biteceğine yakın huysuzlanır, o zaman Dadaruh, “Höyt” diye sağrısına bir tokat indirir, sonra öteki atları tımara başlardı. Ben bir gün yalnız başıma kaldım. Hasan’la Dadaruh dere kenarına inmişlerdi. İçimde bir tımar etmek hırsı uyandı. Kaşağıyı aradım, bulamadım. Ahırın köşesinde Dadaruh’un penceresiz küçük bir odası vardı. Buraya girdim. Rafları aradım. Eyerlerin arasına falan baktım. Yok, yok! Yatağın altında, yeşil tahtadan bir sandık duruyordu. Onu açtım. Az daha sevincimden haykıracaktım.
(…)

Ömer Seyfettin, Kaşağı

  • Cevap: Bu sayfada soru bulunmamaktadır.

10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Meb Yayınları Kavram Öğretimi Kitabı Cevapları Sayfa 138 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

2025 Ders Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Bir yanıt yazın

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!