
10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Kavram Öğretimi Kitabı Cevapları Sayfa 132


“10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Kavram Öğretimi Kitabı Cevapları Sayfa 132” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Kavram Öğretimi Kitabı Cevapları Sayfa 132
ANI VE GERÇEK
Yönerge: Aşağıdaki metni okuyunuz. Metinden hareketle soruları cevaplayınız.
ÇANKAYA
— Geceyi olduğumuz yerde geçirelim, dedi. Arabadaki battaniyeyi toprağa serdiler. Bu arkadaşının yatağı idi. Kendisi açık otomobilin içinde uyumaya çalıştı.
Gün aydınlığında yeniden yola düzüldüler. Kâzım Karabekir ve yanındakiler Mustafa Kemal ve arkadaşlarını karşılamak üzere Ilıca’ya kadar gelmişlerdi.
Söğüt ağaçları altında konuklara yorgunluk kahvesi ikram edilmişti. Sekiz on kişi kahve içerek konuşuyorlardı. Mustafa Kemal’in gözü Ilıca başındaki sırtlara ilişti. Sıcak yaz güneşi batmak üzere idi.
Tam yolun geçtiği yerde, arkasını güneşe aldığı için, kaya renkli ve parıltılı, heykel gibi bir hayal. Gölge ve ışık oyunu. Yanındakilere gösterdi. Ufuk üzerinde yeni insan ve kağnı siluetleri. Aşağı doğru inen kervan yavaş yavaş söğütlüğe kadar geldi. Başlarındaki adam oturanların önemli kimseler olduğunu sezinerek elini göğsüne götürüp selâm verdi. Mustafa Kemal hatırını sordu:
— Ağa böyle nereden geliyorsun?
— Rus gelirken muhacir olmuştum. Çukurova’da idim. Şimdi köyüme dönüyorum.
Zaman kötü. Güvenlik yok. Böyle iken kışa doğru buralara neden geldiğini sorar:
—Yoksa oralarda geçinemedin mi?
— Hayır Paşa… Çukurova cennet gibi yer… Bize tarla da verdiler. Rahattık. Yalnız son günlerde bizim Erzurum’u Ermenilere vereceklermiş sözü çıktı. Geldim ki göreyim, kimin malını kime verecekler?
Mustafa Kemal yanındakilere:
— Bu milletle neler yapılmaz, dedi.
Erzurum’a geldikleri vakit Kâzım Karabekir Paşa, Refet Bey’den gelen bir telgrafı Mustafa Kemal Paşa’ya verdi. Bu telgrafta İstanbul’un Mustafa Kemal hakkındaki kararları bildirilmekte idi. Kararlardan biri de Mustafa Kemal imzalı hiçbir telgraf alınıp çekilmeyecekti. Refet Bey’e göre Mustafa Kemal askerlikten çekilmeli, Sivas’a da gelmeyerek Erzurum’da kalmalı idi. Mustafa Kemal:
— Ne yapmalıyız? dedi.
Karabekir:
— Üzülecek bir şey yok paşam. Üniformanızı çıkarsanız da mukaddesatım üzerine söz veriyorum ki size üstüm olduğunuz zamandan daha bağlı kalacağım, dedi.
(…)
Falih Rıfkı Atay, Çankaya (Metin, aslına sadık kalınarak alınmıştır.)
Kelime Dağarcığı:
muhacir: Göçmen. mukaddesat: Kutsal sayılan inanç ve davranışlar. silüet: Karaltı, gölge. şose: Genellikle taş kırıkları üzerine kum döşenip silindir geçirilerek yapılan yol.
- Cevap: Bu sayfada soru bulunmamaktadır.
10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Meb Yayınları Kavram Öğretimi Kitabı Cevapları Sayfa 132 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.