10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Meb Sayfa 208
“10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Sayfa 208 Meb Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 208
PİŞEKÂR ‒ Hayır, hindi çobanı mindi çobanı değil, ben sizi hiçbir şeye benzetemedim.
KAVUKLU ‒ Efendim, sayenizde biz de adamız.
PİŞEKÂR ‒ Bir adam kendine iftira etmez. Yalan söylüyorsun. (Güler.)
KAVUKLU ‒ Sana adam olduğumuzu nasıl ispat edelim? İşte senin gibi başımız, elimiz, ayağımız var.
PİŞEKÂR ‒ Dünyada her şey olağandır. Siz de neden adam olamayacakmışsınız?
KAVUKLU ‒ Yediği naneye bak!
PİŞEKÂR ‒ Efendim, maksat latife. Size takılmak.
KAVUKLU ‒ Bize takılırsan Yenikapı istasyonunda ayazı çekersin. Bizi şimendüfer lokomotifi mi zannettin yahu?
PİŞEKÂR ‒ Hayır, efendim, “Şeker yapalım” dedim.
KAVUKLU ‒ İyi ama, kıvamını kaçırırız. Ne şekeri yapıyorsun, canım? Sen ayak-üstü şekerleme yapıyorsun galiba ki, böyle sözler söylüyorsun.
PİŞEKÂR ‒ Canım, efendim, siz kimsiniz? Kimin nesisiniz? Nerden geliyorsunuz, nereye gidiyorsunuz? Ananız, babanız var mı?
KAVUKLU ‒ Müsaade et, mahalleden kayıtları getireyim bari.
PİŞEKÂR ‒ Ne kayıtları getireceksin?
KAVUKLU ‒ Ne bileyim. Sinsilemi soruyorsun.
PİŞEKÂR ‒ Adını öğrenmek istiyorum. Adın ne?
KAVUKLU ‒ Ali.
PİŞEKÂR ‒ Nasıl Ali?
KAVUKLU ‒ Sade Ali.
PİŞEKÂR ‒ Maşallah, Sade Ali Efendi.
KAVUKLU ‒ Pederi tanır mısın?
PİŞEKÂR ‒ Hayır.
KAVUKLU ‒ Peynirli pide… Biz börek sülâlesinden miyiz? Niçin bana “Sade Ali Efendi” diyorsun?
PİŞEKÂR ‒ Şimdi söylemediniz mi?
KAVUKLU ‒ Evet, ama, “sade” nin lüzumu yok; yalnız Ali Efendi.
PİŞEKÂR ‒ Maşallah Yalnız Ali Efendi. (…)
KAVUKLU ‒ Artık tepem atıyor. İsmim Ali vesselâm!
PİŞEKÂR ‒ Vay! Ali Vesselâm Efendi.
KAVUKLU ‒ Haydi oradan! Benimle eğleniyor musun?
PİŞEKÂR ‒ Yok, Ali Efendi, ben seni tanıdım. (…) Nasılsın bakayım, ne âlemdesin?
KAVUKLU ‒ Ben seni tanıyamadım ki.
PİŞEKÂR ‒ “Tanımadım” ne demek? Beni tanıyacaksın, a canım.
KAVUKLU ‒ Tanımadım.
PİŞEKÂR ‒ Tanıyacaksın!
KAVUKLU ‒ Tanımadım!
PİŞEKÂR ‒ Hele bir dikkatli bak. Bana “İnsan sarrafı, lâkırdı kavafı, meydan bülbülü Küçük İsmail Efendi” derler.
(…)
TEKERLEME
PİŞEKÂR ‒ Ey, bakalım, ne âlemdesin, Ali’ciğim?
KAVUKLU ‒ Sorma, İsmail Efendi. Pederin vefatından sonra bütün bütün sefil kaldım. Hangi işi tuttumsa muvaffak olamadım. Nihayet, Etyemez’de, deniz kıyısında bir kahve tuttum. İşlek yer olmadığı için pek kazanç olmuyorsa da, civar komşuların yardımıyla geçiniyorum.
- Cevap: Bu sayfada soru bulunmamaktadır.
10. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 208 Cevapları ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.