10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Düşler Yayıncılık Sayfa 11
“10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Sayfa 11 Düşler Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Düşler Yayınları Sayfa 11
alır ve mana kazanır. Ferdî benliği sosyal benlikten ayırmaya imkân yoktur. Bundan dolayı fertler de hayatlarının manasını milletlerinin tarihi içinde bulur.”
Şair ve yazarları, ait oldukları toplumdan ayrı düşünemeyiz. Toplumun diğer üyeleri gibi şair ve yazarlar için de ilk intibalar, kültürel ortam, edindikleri değer yargıları önemlidir. İçinde yaşadıkları toplumun dini ve tarihi onların ruh dünyalarına, düşünce yapılarına yön verir. Yedi yüz yıllık Osmanlı edebiyatının İslami karekteri, dinin toplum üzerinde olduğu kadar edebiyat üzerinde de ne denli etkili olduğunun bir göstergesidir. Örneğin divan edebiyatı; konularını Kur’an, hadis, enbiya hikâyeleri ve kıssalardan almış, İslam kültürüyle beslenmiştir. Yine dinî-tasavvufi Türk edebiyatı da İslam kültürünün Türk edebiyatı üzerindeki etkisinin bir ürünüdür.
Edebiyat; bireylerin bakış açılarını, duygu dünyalarını, algılama biçimlerini değiştirerek dinî atmosferi kendi gücü oranında etkiler. Bir edebî eser, dinsel coşkunun yükselmesini sağlayabildiği gibi dinî değerlere yeni bir bakış açısıyla yaklaşma düşüncesini de oluşturabilir.
Türk edebiyatındaki destanları, epik şiirleri, tarihî romanları tarihin edebiyat üzerindeki etkisine örnek olarak verebiliriz. Oğuz Kağan Destanı, Kemal Tahir’in “Devlet Ana”, Tarık Buğra’nın “Küçük Ağa” romanları, Yahya Kemal Beyatlı’nın “Mohaç Türküsü” şiiri bu türden eserlerdir. Konusunu tarihten alan bu edebî eserlerde gerçeklik yeniden yorumlanarak kurgulanır. Tarihî kişilikler ve olaylar edebî eserlerde kurgusal gerçekliğin bir parçasıdır artık.
Bununla birlikte Türk tarihinde, edebiyatın da siyasi ve askerî kişiler üzerinden tarihî süreçleri ve olayları etkilediğine dair birçok örnek vardır. Türk destanları millî kimliğin oluşmasında, roman ve hikâyeler tolpumun dönüşümünde, tiyatro eserleri ise toplumun eğitiminde önemli işlevler görmüştür.
Sonuç olarak bir toplumun tarihi, dini ve edebiyatı sürekli birbiriyle etkileşim hâlindedir. Bu etkileşim karşılıklı bir niteliğe sahiptir.
Metin ve Türle İlgili Açıklamalar
Din, tarih ve edebiyat toplumların manevi kültür alanına dâhil olan unsurlardandır. Bu unsurlar içindeki alanlar toplumsal yaşam içinde sürekli bir ilişki ve etkileşim hâlindedir.
Okuduğunuz metinde kültürün bu üç temel unsurunun birbirleriyle ilişkisi açıklanmıştır. Metinde dinin toplumsal yaşam ve edebiyat üzerindeki etkisine değinilmiştir. Dinî ve tarihî gerçekliğin edebî metinlerde nasıl yer bulduğundan ve aynı zamanda edebiyatın tarihî süreçler ve olaylar üzerindeki tesirlerinden söz edilmiştir.
Metni Anlama ve Çözümleme
1. Okuduğunuz metinde geçen “Ferdî benliği sosyal benlikten ayırmaya imkân yoktur. Bundan dolayı fertler de hayatlarının manasını milletlerinin tarihi içinde bulur.” cümlelerindeki altı çizili kelime gruplarının anlamlarını metnin bağlamından hareketle tahmin ediniz. Tahminlerinizi Türk Dil Kurumunun sözlüklerinden kontrol ediniz.
- Cevap: Metne göre Ferdî yani bireysel, kişisel veya şahsî benlik; sosyal benlikle yani kişinin sosyal yeterliliğiyle ve başkalarının kişiyi kabul etmesi birbiriyle bağlantılıdır ve ayrı tutulamaz. Hayatlarının manasını yani yaşamlarındaki anlamı ise kişiler veya toplumlar yine tarihlerindeki geleneği, kültürü ve yaşadıkları neticesinde bulurlar. Onu anlamlandırarak yaşamlarına devam edip benliklerini oluştururlar.
2. Metnin tema ve konusunu belirleyiniz.
- Cevap:
Metnin Teması: Birey-Toplum-Kültür etkileşimi
Metnin konusu: Toplumdaki her türlü unsur veya birikim – din, edebiyat, tarih vb.- birbirleriyle ilgili ve bağlantılı olmasıdır. Her toplumda tarih, din, dil gibi unsurlar birbirleriyle derin bir iletişim içerisindedir ve hepsi birbirini etkileyerek toplumun kültür hazinesini oluştururlar.
3. Metinde hangi kültür unsurları üzerinde durulmuştur?
- Cevap: Metinde tarih, din, dil ve edebiyat ile sanat unsurları üzerinde durulmuştur.
4. Metne göre kültürü oluşturan unsurlarla kültür arasında nasıl bir ilişki vardır?
- Cevap: Kültürü oluşturan unsurlarla kültür arasında derin ve derin bir etkileşim vardır. Bu etkileşim sebebiyle toplum kültürünü oluşturur. Karşılıklı etkileşim sayesinde kültür bir niteliğe bürünür ve bu ögelerin başında da din, dil ve tarih gelmektedir. Birinin eksik olması kültür dairesinin tam olarak oluşamamasına sebebiyet verir.
5. Dinin ve tarihin edebiyatı hangi açılardan etkilediğini söyleyiniz.
- Cevap: Din edebiyatın üzerinde oldukça etkilidir. İslam dini olmadan Türk edebiyatının gelişmesinden bahsedilemezdi. Bunu peygamberin sözlerinden ve Kur’an’la olan bağlantıdan görebiliriz. Dinî atmosfer edebiyatı mümkün olduğunca etkiler, sanatçıların duygu ve düşünce dünyalarına sirayet eder, aynı zamanda da yeni bakış açılarının oluşmasını sağlar. Din yani İslamiyet’te toplumdaki sanat özellikle edebiyatı etkileyen hususların başında dil ve İslam kültürünün zenginliği gelmektedir bu da haliyle edebiyata etki etmiştir. Bunun yansımalarını başka sanatlarda da görebilmekteyiz. Tarihe gelecek olursak tarih, bir toplumun bütün geçmişini kapsar ve geçmişe ait her şey geleceğin belirlenmesine yol açar. Özellikle edebiyatın içerisinde tarihin etkisi bireyin toplumla ilişki kurup onunla bir gönül bağının oluşmasına ve edebî eserle beraber tarihle de yaşamdaki mananın kurulmasına katkı sağlar. Sonuç olarak din ve tarih edebiyatı kültürel, sosyal ve kişisel olarak etkileyerek edebiyatın oluşmasına ve gelişmesine zemin hazırlamaktadır.
10. Sınıf Düşler Yayıncılık Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 11 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.
Yeni Yorum