10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 37
10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 37 Cevapları Meb Yayınları‘na ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Cevapları Sayfa 37
Aşağıdaki metin ve görsellerden yararlanarak soruları cevaplandırınız. (Metin, aslına sadık kalınarak alınmıştır.)
Uygur Harfli Oğuz Kağan Destanı -Halk Bilimsel Bir Tahlil (…)
Ay Kağanın doğurduğu bebeğin (Oğuz’un) tasviri dikkat çekicidir. Burada bebek, fizikî özellikleri bakımından daha ziyade “ışıktan yaratılmış perilerden güzel” saydam bir figür olarak betimlenmektedir. Burada bebeği gerçekçi bir şekilde betimlemenin ötesinde onun Tanrısal ışığı taşıdığı vurgulanmak istenmekte gibidir. Tasvir esnasında kullanılan kelimelerin de Oğuz’un nitelikleriyle örtüş- tüğü görülüyor. Yüzünün “gök” renginde oluşu, Gök Tanrıyla bağlantılı doğumuna, gözlerinin “al” oluşu bir kahraman olarak şiddetine ve alplığına telmihtir.
Oğuz hızla büyür, bu süre kırk gündür. Bilindiği gibi doğum sonrası kırk gün, Türk halk kültüründe önemli bir süredir. Bu süre boyunca çocuğun mezarının açık olduğuna inanılır. Bu sürenin dolmasıyla çocuk kırklanır (tuzlanır). Oğuz’un bir kere süt emmesi, ardından et istemesi toplumun yiğit kişi beklentisine uymaktadır. Buradaki alpin diğer bazı destanlara nazaran çok hızlı büyüdüğü görülmektedir. Bu durum, destandaki alp (Oğuz) tipinin mitsel niteliklerinin ağır basmasıyla açıklanabilir. Bu niteliklerin azaldığı alplarda (örneğin Dede Korkut Destanı) doğumdan sonraki büyüme süresi, gerçekçi olarak on beş sene olarak verilmektedir.
Oğuz, büyüdükten sonra bedeni çeşitli hayvanlara benzetilir. Böylelikle yiğit kişinin gücü tebarüz ettirilmektedir. Mehmet Kaplan, bu tür tasvirlerin hayvancı toplumlarda görüldüğünü ifade ederek, bu toplumların dışa dönük bir yapıya sahip olduklarını belirtmiştir. Burada dikkat çeken bir diğer husus da bebekken Oğuz’un yüzü tasvir edilirken, büyüdükten sonra bedeninin betimlenmesidir. Bebeğin tasviri, toplumun kabulleneceği, normal bir bebeğin niteliklerine çok aykırı olmayan bir biçimdedir. Hâlbuki erkek olarak Oğuz, tüm vücudu kıllarla kaplı biri olarak tasvir edilmiştir ki bu tamamıyla “güç” sembolizmiyle ilişkili olsa gerektir.
Oğuz’un yetişmesi yine hızlıca geçilir. Bu eğitim iyi silah kullanmak, at sürmek, at sürüleri gütmek ve avlanmayı kapsıyordu. Görüldüğü gibi Oğuz, kendisini ileride bekleyen kadere uygun bir eğitimden geçmiştir. Ekonomik hayatın temelini oluşturan “hayvancılık” faaliyetini öğrenmenin bu noktada atlanmadığı gözden kaçmıyor. Ayrıca avlanmak becerisi de mutlaka kazanılmalıdır; çünkü baskınların hayatın normal bir parçası olduğu bu toplumlarda sürüsünü kaybeden bir aile için avlanmak hayatta kalmanın yegâne yolu hâline gelebilir.
Gürol Pehlivan, Uygur Harfli Oğuz Kağan Destanı -Halk Bilimsel Bir Tahlil-
Çok iyi bir ressam olduğunuzu hayal edin. Metindeki her bir paragrafın yanına o paragrafı özetleyecek görseller çizmeniz isteniyor. Çizeceğiniz görsellerde nelerin bulunmasına dikkat edersiniz? Yazınız.
- Cevap: Olası Cevaplar: Birinci paragrafın yanına ışıklar içinde parlayan güzel yüzlü bir bebek çizerdim. İkinci paragrafın yanına kendisine verilen sütü eliyle itip diğer eliyle sofradaki eti alan sert mizaçlı küçük bir çocuk çizerdim. Üçüncü paragrafta vücudu kıllarla kaplı, ayağı ve elleri çeşitli hayvan unsurlarıyla bezenmiş bir yiğit kişi çizerdim. Saçları ve bıyıkları uzun, sert mizaçlı, belinde kılıcı, elindeki ok ve yayla bir yere nişan almış bir yiğit. Dördüncü paragrafta üçüncü paragrafta anlattığım kişinin at sürüsüne kayaların üstünden bakan at üstündeki resmini çizerdim.
10. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Beceri Temelli Etkinlik Kitabı Sayfa 37 Cevabı ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.
Yeni Yorum