
10. Sınıf Tarih Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 64


“10. Sınıf Tarih Ders Kitabı Cevapları Sayfa 64 Meb Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
10. Sınıf Tarih Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 64
Türk Dervişleri ve Akıncı Uç Beyleriyle Gelen İskân
Rumeli’nin fethi ve Türkleşmesinde uygulanan iskân yöntemlerinden biri, orduyla birlikte hareket eden çoğunluğu Yesevi, Bektaşi gibi tarikatlara mensup Türkmen dervişlerinin stratejik yerlerde tekkeler ve zaviyeler inşa etmeleridir. Bu tekke ve zaviyeler genellikle nüfusu azalmış ve terk edilmiş bölgelerde kurulmuştur. Dervişler, zaviye ve tekkelerin kuruldukları bölgelerde gelip geçen yolculara hizmet etmiş ve bölgenin asayişini sağlamışlardır. Zaviye ve tekkelerin etrafında Türkmenler tarafından zamanla köy ve kasabalar kurulmuştur.
Osmanlı tarihinde Gaziyân-ı Rûm, Abdalân-ı Rûm, Ahiyân-ı Rûm, Bâciyân-ı Rûm ve Alperen olarak isimlendirilen bu dervişlere araştırmacılar “Kolonizatör Türk Dervişleri” adını vermişlerdir. Bu dervişlerin bazen devletin desteğiyle bazen de kendi inisiyatifleriyle henüz ele geçirilmemiş bölgelerde faaliyet gösterdikleri ve birer üs mahiyetinde koloniler oluşturdukları bilinmektedir. Bu sayede Rumeli’deki Osmanlı fetihleri kolaylaşmıştır. Sarı Saltuk (Görsel 2.11), Kızıl Deli gibi dervişler Rumeli’nin iskânında önemli hizmetlerde bulunmuşlardır.
Balkanlarda Osmanlıların kurdukları yerleşim birimlerinin isimleri arasında ahi, baba, abdal, fakih gibi tarikat unvanlarına rastlanılmıştır. Bu isimlendirmeler bölge iskânında ve Balkanlarda Osmanlı hâkimiyetinin kalıcı olmasında dervişlerin ne kadar önemli roller oynadıklarını kanıtlamaktadır.
Dervişler, Türk akınlarıyla daima batıya doğru ilerlemişlerdir. Dervişler, siyasi nüfuzlarını padişahların hizmetinde kullanan, zaviyelerinde padişahları kabul eden ve onlara nasihat veren kimseler olmuşlardır. Balkanlardaki dervişler, kırlara ve boş topraklara yerleşmişlerdir. Manevi nüfuzu olan bu dervişler, halkın gönlüne hitap ederek Balkanların fethine, Türkleşmesine ve iskânına bir nevi manevi hazırlık yapmışlardır.
Rumeli seferlerine katılan akıncı ve dervişlerin bir kısmı, buralarda kalarak yapılacak olan iskânlara önayak olmuşlardır. Osmanlılar, Anadolu’da daha önce tatbik olunmuş bir sistemi Rumeli’de uygulamışlardır. Fethedilen yerleri gazilere temlik yoluyla vermiş ve o alanlara uç beyleri (Görsel 2.12) göndermişlerdir. Bu beyler kendilerine verilen bu arazilerin elden çıkmaması için ellerinden gelen gayreti göstermişlerdir. Sürekli akınlar yaparak da çeşitli kazanımlar elde etmişlerdir. I. Murat Gümülcine, Serez, Manastır havalisini Gazi Evrenos Bey’e; Yıldırım Bayezid ise Plevne ve Niğbolu bölgesini Mihaloğullarına bırakarak buraların imar ve iskân açısından gelişmesini sağlamıştır. Bu uygulamalarla uçlarda tampon bölgeler oluşturulmuştur.
Fethedilen yerlere ilk olarak camiler inşa edilmiş, muhacirler bu alana iskân edilmişlerdir. Böylece camiler, iskânın çekirdeğini oluşturmuştur. Yerleşme, cami etrafından çevreye doğru bir gelişme göstermiştir. Bu camileri genelde akıncı beyleri, beylerbeyi gibi yöneticiler inşa ettirmiştir.
Konu Analizi
Balkan fetihlerine katılan akıncı ve dervişlerin iskân ve istimâlet politikalarına katkıları neler olabilir? Çıkarımlarınızı yazınız.
- Cevap: Balkan fetihlerine katılan akıncı ve dervişler, iskân ve istimâlet politikalarının uygulanmasında önemli roller üstlenmiş olabilirler. Akıncılar, yeni fethedilen topraklarda güvenliği sağlayarak ve bölgedeki düşman unsurları temizleyerek, bölgeye Türkmenlerin ve diğer Müslüman grupların yerleştirilmesine yardımcı olmuşlardır. Dervişler ise, İslamiyet’in öğretilerini yayarak ve yerel halkla iyi ilişkiler kurarak, Osmanlı Devleti’nin istimâlet (yumuşak ve hoşgörülü politika) politikasını hayata geçirmesinde önemli katkılarda bulunmuşlardır.
10. Sınıf Meb Yayınları Tarih Ders Kitabı Sayfa 64 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.